Adana'nın tarihi, Hitit kaya kitabelerinde bile rastlanan "Adana Bölgesi" notuyla başlar. M.Ö. 1650 yıllarına tarihlenen bu kayıt, Adana isminin en az 3 bin 640 yıllık bir geçmişe sahip olduğunu göstermektedir.
Adana'nın tarihine damgasını vuran diğer önemli dönemlerden biri de Romalıların hâkimiyetidir. Bu dönemde, özellikle Adana olmak üzere, Çukurova'nın altın çağını yaşadığı bilinir. Sulama tesisleri, yollar ve köprüler inşa edilmiş; bölge, ticaretin merkezi haline gelmiştir.
Ancak Adana'nın tarihinde sadece altın çağlar değil, zorluklar ve mücadeleler de mevcuttur. I. Dünya Savaşı sonrasında bölge, Fransız işgali altında kalmış, bu dönemde Türkler ve Ermeniler arasında ciddi gerilimler yaşanmıştır. Adana ve Çukurova halkı, ulusal bir direnişle Fransız işgaline karşı koyarak, 5 Ocak 1922'de şehri geri almıştır.
Adana'nın adı üzerine yapılan spekülasyonlarda, bölgenin isminin Hititler, Fenikeliler ve Suriye ile Mezopotamya kavimlerinden geldiği öne sürülüyor. Adana ismi, bu bölgeye gelen her kavim, devlet ve uygarlıkla birlikte evrilerek günümüze ulaşmıştır.
Adana ve Çukurova'nın bu tarihi derinliği, sadece arkeolojik kazılarla ya da eski metinlerle sınırlı değil, aynı zamanda bu topraklarda yaşayan halkın hafızasında da yaşamaya devam ediyor. Adana, tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış, zengin kültürel mirasıyla günümüzde de Türkiye'nin en önemli şehirlerinden biri olarak varlığını sürdürmeye devam ediyor.
Adana’nın eski adı neydi?
Adana'nın isminin kökeni üzerine çeşitli teoriler bulunmakla birlikte, bu ismin Fenikeliler tarafından verildiğine dair bazı argümanlar da bulunmaktadır.
Fenikeliler, Akdeniz bölgesinde etkili olmuş eski bir medeniyettir. Bu denizci halk, ticaret yoluyla birçok bölgeyle bağlantı kurmuş, bu bağlantıları sayesinde kültür alışverişinde bulunmuştur. Fenikelilerin, Anadolu yarımadasıyla olan ilişkisi de bu ticaret yolları sayesinde oluşmuştur.
Hititlerin etkisi altında kalan Fenikeliler, çok tanrılı bir inanca sahiptiler. Bu inanç sistemlerinin en belirgin figürlerinden biri de tarım ve bitki tanrısı olan Adonis'tir. Adonis, aynı zamanda güzellik ve gençlik tanrısı olarak da bilinir. Fenikelilerin, Adonis'in ismini, Adana bölgesinin bereketli topraklarına atfen verdiği düşünülmektedir.
Bu teoriye göre, Adana'nın verimli toprakları, Fenikeliler tarafından Adonis'in bereketini simgeliyordu. Bu nedenle, Fenikeliler bu bölgeye Adonis'in adını vererek, onun bereketini ve güzelliğini bu topraklarda ölümsüzleştirdiler.
Bu tarihsel arka plan, Adana'nın isminin sadece coğrafi bir isimlendirme olmadığını, aynı zamanda eski medeniyetlerin inançları ve kültürel değerlerinin bir yansıması olduğunu göstermektedir. Adana'nın ismi, bu bölgenin tarih boyunca farklı kültürlerin kucaklaşma noktası olduğunun bir göstergesi olarak karşımıza çıkıyor...
