Bolu: Köroğlu Efsanesi
Bolu Beyi, atlarıyla ünlü bir beydir. Atçılık konusunda usta olan seyisi Yusuf'u, güzel ve özel bir cins at bulması için farklı yerlere gönderir. Yusuf, günlerce dolaştıktan sonra, obanın birinde istediği gibi bir tay bulur. Bu tay, Fırat kıyısında otlarken, ırmaktan çıkan bir aygır kısrağa aşmış ve bu birleşimden oluşmuştur. Irmak ve göllerin dibinde yaşayan aygırlardan olan taylar, genellikle kaliteli cins atlar olarak bilinir.
Yusuf, tayı sahiplerinden satın alır. Henüz genç tayın dış görünüşü pek etkileyici değildir, hatta çirkin denilebilir. Ancak Yusuf, bu tayın ileride mükemmel bir küheylan olacağını bilir ve sevinçle geri döner. Ancak, Bolu Beyi tayı görünce kızar ve kendisiyle alay edildiğini düşünerek Yusuf'u suçlar. Kör Yusuf'un oğlu, Ruşen Ali, bu durumu öğrenir ve Bolu Beyi'nden intikam alma sözü verir.
Baba-oğul, tayı terbiye etmeye başlarlar. Yıllar geçtikçe, tay mükemmel bir küheylan haline gelir. Hızlı koşması, yüksek sıçraması ve çeşitli savaş oyunlarını bilmesiyle dikkat çeker. Aynı zamanda Kör Yusuf'un oğlu, Ruşen Ali, güçlü ve kuvvetli bir delikanlı olarak yetişir. Şövalyelik oyunlarını öğrenir ve pir babayiğit olur.
Bir gece, Yusuf'un düşünde Hızır belirir ve ona yapması gereken işi söyler. Hızır'ın önerisiyle baba-oğul, Bingöl dağlarından gelecek üç sihirli köpüğü Aras Irmağı'nda beklemeye karar verirler. Bu sihirli köpükler, Yusuf'un gözlerini açacak, intikam almak için gerekli güç ve gençliği kazanmasını sağlayacaktır.
Bunu bilen Yusuf'un oğlu Ruşen Ali, köpüklerin geldiğini fark eder ve babasına haber vermeden önce kendisi içer. Yusuf, durumu öğrenince bir yandan üzülse de diğer yandan sevinir. Artık oğlu, intikam alacak bir kahramandır ve bu sihirli köpüklerle donatılmıştır. Köpüklerden biri körün oğluna sonsuz yaşama gücü, diğeri yiğitlik, bir diğeri de şairlik bağışlamıştır. Yusuf, oğluna öç almasını vasiyet ederek bir süre sonra hayatını kaybeder.
Körün oğlu Ruşen Ali, artık Köroğlu olarak tanınan bir karaktere dönüşür. Dağlara çıkar, gelen geçeni soyar ve ünü yayılır. Kanun kaçakları onun etrafında toplanmaya başlar. Çamlıbel'de bir kale yaptırarak küçük bir ordusu olan Köroğlu, Bolu şehrinin karşısında hakimiyet kurar. Geçen kervanlardan bac alır, vermeyenleri soyar ve gönderilen orduları bozguna uğratır.
Köroğlu'nun hikayesi, güzelliğini duyduğu Ayvaz'ı kaçırması ve evlat edinmesiyle başlar. Bir gün Bolu Beyinin bacısı Döne Hanım'ı kaçırır ve onunla evlenir. Yıllar geçtikçe, Bolu'yu basar, yakar ve yıkar, babasının öcünü alır. Ancak, Bolu Beyi de Köroğlu'na karşı kurduğu düzenlerle ona karşı koymaya çalışır. Köroğlu birçok kez hile ve cengaverlikle kurtulur, zindandan kaçar ve hikayesi bir süre daha devam eder.
Köroğlu, zaman içinde Gürcistan, Çin gibi uzak ülkelere seferler düzenleyerek yeni serüvenlere atılır ve büyük vurgunlar yapar. Ancak, bu dönemde delikli demir olarak bilinen tüfeklerin ortaya çıkmasıyla, eski bahadırlık geleneği bozulur ve dünyanın tadı Köroğlu için kaçar. Bu yeni silahlarla savaşma zorunluluğu, onun için zorlu bir dönemin başlangıcını işaret eder.
Köroğlu'nun heyecanlı serüvenleri arasında küçük ama önemli olaylar da yaşanır. Ancak, zamanla yaşanan bu değişimlerle birlikte, Köroğlu'nun eski gücü ve zorluğu azalır. Sonunda, beylerine dağılmalarını söyleyerek Kırklara karışır ve kaybolur. Bu kayboluş, Köroğlu'nun eski günlerindeki güçlü duruşunun bir yitirişini simgeler.
Bazı söylentilere göre, bir Yahudi bezirganın getirdiği tüfekle oynayan beyler arasında çıkan anlaşmazlık sonucunda birbirlerini öldürürler. Bu durum, Köroğlu'yu üzerek kaybolmaya yönlendirir. Başka bir söylentiye göre ise, dağda rastladığı çobanın tüfeğiyle karşılaşan Köroğlu, tüfeğin ne olduğunu öğrenmeye çalışır. Ancak, tüfeği denemek isterken kendi kendine yaralanarak ölür. Bu olayın ardından beyler de dağılır ve Köroğlu'nun efsanesi sona erer.
Köroğlu'nun kayboluşu, hem değişen zamanın etkisiyle hem de yeni teknolojilerin ortaya çıkmasıyla şekillenen bir sonu ifade eder. Geleneksel bahadırlık, modern silahlar karşısında yerini kaybeder ve Köroğlu'nun efsanevi hikayesi, zamanın akışına teslim olur.