Nusret Mayın Gemisi: Boğazın Koruyucusu
Boğaz güvenliği için harekete geçen Nusret mayın gemisi, Karanlık Liman ve Seddülbahir arasındaki mayınları toplamak üzere denize açıldı. Özel bir görevle donatılmış olan gemi, boğazın stratejik noktalarına yerleştirilecek mayınlarla Türk sularını koruma görevini üstlendi.
Nusret mayın gemisi, Anadolu Feneri'nin eşliğinde Boğaz'a doğru ilerlerken, güvenlik önlemleri kapsamında Karanlık Liman ve Seddülbahir arasındaki mayınları toplama operasyonuna başladı. Gemiyi koruyan Anadolu Feneri, İngiliz gemisini titizlikle takip ederken, geminin seyrini aydınlatarak herhangi bir olumsuz duruma karşı önlem aldı.
Ancak, beklenmedik bir durum ortaya çıktı. Anadolu Feneri'nin aniden arıza yapması, İngiliz gemisini fırsat bilerek projektörlerini açtı. Denizdeki hareketleri izlemeye başlayan İngiliz gemisi, Nusret mayın gemisinin yakalanma riskini artırdı. Ancak, tam da bu kritik anlarda Nusret Mayın Gemisi'nin Anadolu Feneri, beklenmedik bir şekilde çalışmaya başladı.
Anadolu Feneri'nin tekrar faaliyete geçmesi, geminin projeksiyon ışıklarını İngiliz gemisine doğrultarak onu kendi ışıklarında gizlemesine olanak tanıdı. Bu beklenmedik gelişme, olayın adeta bir mucize olarak nitelendirilmesine sebep oldu. İngiliz gemisi, ani bir ışık karşılaşmasıyla karşılaşarak geminin izini kaybetti.
Nusret Mayın Gemisi'nin Anadolu Feneri'nin kendiliğinden çalışması, operasyonun başarılı bir şekilde tamamlanmasına ve geminin güvenle Boğaz'a ulaşmasına olanak tanıdı. Bu olay, stratejik bir görevi yerine getirirken yaşanan zorluklara karşı gösterilen kararlılığın ve tesadüflerin nasıl operasyonları etkileyebileceğinin bir örneği olarak kayda geçti.