Müze, üç teşhir salonu, bir laboratuvar, iki depo, bir konferans salonu ve idari bölümleriyle donatılmıştır. Toplamda bin 848 arkeolojik eser, 491 etnografik eser ve 3 bin 898 sikke olmak üzere 6 bin 237 eseri içinde barındırmaktadır.
Çeşitli dönemlere ait eserler
Arkeoloji salonunda, Tunç Çağı'ndan (M.Ö. 3000-2000) Doğu Roma'ya (M.S. 395-1453) kadar uzanan çeşitli dönemlere ait eserler bulunmaktadır. Pişmiş toprak ve mermer heykelcikler, metal eserler, takılar, cam kaplar ve mezar hediyeleri gibi farklı kategorilerdeki eserler, kronolojik sıraya göre sergilenmektedir.
Konuralp Antik Kenti'nde bulunan birçok heykel, geçmişte başka müzelere taşınmış ve şu anda Düzce Konuralp Müzesi'nde yer almaktadır. Bu eserler arasında öne çıkanlardan biri, arkeoloji salonunda sergilenen aslı İstanbul Arkeoloji Müzesi'nde bulunan Tykhe Heykeli'dir. Orijinali M.Ö. IV. yüzyıla ait olan bu eserin Roma Dönemi'nde MS II. yüzyılda yapılmış bir kopyasıdır. Zengin süslemelere sahip olan bu heykel, kader, şans ve başarı tanrıçası Tykhe'yi temsil eder. Tykhe'nin başının üzerinde zeytin yapraklarıyla süslü şehir surunu temsil eden bir taç bulunmaktadır. Sol kolunda çeşitli meyvelerle dolu bir bereket boynuzu taşıyan heykel, zenginliğin simgesi olan Plutos adında bir çocuğu da göstermektedir. Tykhe, Okeanos'un kızlarından biridir ve kentlerin koruyucu tanrıçalarından biri olarak kabul edilir.
Her kentin bir Tykhe'sinin olması, Tykhe'nin kader, şans ve başarı tanrıçası olarak önemini vurgular. Tykhe'ler genellikle şehir suru şeklinde bir taçla gösterilirler, bu da onların kentleri koruyucu bir varlık olarak temsil ettiğini gösterir. Düzce Konuralp Müzesi, bu önemli eserler aracılığıyla ziyaretçilere Prusias ad Hypium Antik Kenti'nin zengin kültürel geçmişini keşfetme fırsatı sunmaktadır.
Önemli eserler
Taş Eserler Salonu'nda göze çarpan önemli bir eser, Roma Dönemi'ne ait Orpheus Mozaği'dir. Bu muazzam mozaik, bir taşınmazın zemin döşemesine aittir ve Taş Eserler Salonu'nda özenle sergilenmektedir. Mozaik, tam 45 metrekarelik bir alanı kaplamakta olup konservasyon çalışmaları sayesinde tamamı restore edilmiştir.
Orpheus Mozaği, merkezinde Orpheus'un lir çaldığı bir sahneyi tasvir etmektedir. Orpheus, mitolojik bir kahramandır ve çaldığı müzikle ağaçları, kayaları harekete geçirdiği, hatta canavarları yatıştırdığına inanılmaktadır. Mozaik, Orpheus'un etrafını saran mevsimleri betimleyen detaylarla süslenmiştir. Orpheus'un lir çaldığı merkezi sahnede, etrafında aslan, kaplan, tavus kuşu gibi hayvan figürleri ve dört köşesinde mevsimleri temsil eden kadın başı figürleri bulunmaktadır.
Salondaki diğer önemli eserlerden biri de Tanrı Janus Heykeli'dir. Bu heykel, Roma Tanrısı Janus'u temsil etmektedir. Heykelin iki yüzü sağa ve sola bakmaktadır, bu da kentin girişini ve çıkışını simgeler. Janus, Roma paralarında da sıkça görülen bir figürdür ve kentin güven içinde yaşadığına inanılmaktadır.
Etnografya salonunda, geleneksel kültüre ait çeşitli eserler sergilenmektedir. El işlemeleri, yöresel kıyafetler, süs eşyaları, mutfak kapları, aydınlatma gereçleri, tartı aletleri, kişisel eşyalar, kılıçlar, tüfekler gibi birçok obje, ziyaretçilere geçmiş kültürlerin zenginliğini sunmaktadır.
Dönemin izleri
Müze bahçesinde ise Konuralp Antik Kenti'nden çıkan birçok mimari parça ve eser sergilenmektedir. Büyük sütunlar, bomoslar, ostothekler, şehir yasası yazıtları, pythoslar, mezar stelleri, çeşme parçaları, islami mezar taşları gibi öğeler, ziyaretçilere antik dönemin izlerini taşıyan benzersiz bir deneyim sunmaktadır. Özellikle 1937 yılında bulunan MS. 1. yüzyıla ait Lahit mezar, öküz başlarıyla süslenmiş çelenkler ve yazıtsız bir tabulaansata içermesiyle dikkat çekmektedir.
Konuralp'in nekropolünden çıkan bu eserler, ziyaretçilere tarihi bir yolculuk sunarak antik dönemin güzelliklerini ve yaşamını keşfetme fırsatı vermektedir.
