Murat Diri paylaşımında şu ifadelere yer verdi:

“Ahlaki açıdan yetersizlik”

“Maalesef Emre hocanın bu talihsiz ve yalanlar iftiralar dolu açıklamasına taraftarımızın itibar ettiğini görmek bizleri derinden üzmüştür. Eskişehirspor için verdiğimiz emeklerin böyle bir yalan haberle yok edilmeye çalışmasına inanan kendi arkadaşlarımızın da olduğunu görmek aslında yüzümüze gülüp arkamızdan en ufak bir hatamızı bekleyenleri de görmüş olduk. Yalanlarla dolu bu açıklamayı okurken Emre Ö. için geçmiş yıllarda kulübe yapmış olduğu ihaneti ve hainliği göğüsleyerek onu tekrar bu kulübün personeli olması için uğraştığımız için tabiki en büyük suçlu biziz. Kendisi dediği gibi geçmiş yıllarda alacaklarını bağışladığı kısmı tamamen yalandır. Sinan Özeçoğlu döneminde imza vermeyerek -3 puan göndermiş ve Eskişehirspor kapanırsa kapansın dediğini ve daha sonra Kaan Ay başkanlığı döneminde transferi açarken telefonlara dahi çıkmadan paramı almadan imza vermem demesi üzerine parasının noter aracılığıyla yatırıldığını unutmuş olamaz. Zira geçmiş yıllarda bu kulübe alacağımı bağışladığım diyerek söylediği yalana da kendisi inandığı gibi taraftarımızı inandırmaya çalışması ahlaki açıdan da yetersizliktir.”

“Arkasında durduk”

 “Geçmiş dönem kulüp Başkanımız Mehmet Şimşek ve yönetim kurulundaki birçok isim Emre Ö. ismini söylediğimizde geçmiş yıllarda kulübe yaptığı hainliği ve ihaneti hatırlatarak olumsuz görüş bildirmişler ve bizlerde bu hatasını anladığını belirterek geçmiş dönemdeki yönetimi ikna ederek Emre Hocanın arkasında duracağız diyerek anlaşmıştık. Ve akabinde sosyal medyada taraftarımız bu hainliği unutmayarak tepki göstermişti. Bizler bu tepkilere göğüs gererek bir Eskişehir çocuğuna bu hakkın verilmesi gerektiğini savunarak arkasında durmuştuk. Ayrıca özellikle iftira atıp itibarsızlaştırmaya çalıştığı Başkanımız Erkan Koca ve ben kendisine karşı olabilecek bütün tepkilerin önüne geçmiştik. Emre hoca kulüple anlaştığında çok sembolik bir rakama anlaştığını belirtmiş olsa da kendisi geçmişte yaptıklarından dolayı bu camiayla para konuşamayacağını belirtmesi üzerine böyle bir anlaşma yapılmıştı. Hatırlarsa heyecandan çıkışta kapıyı bulamamıştı Kendisinin bu olayı dramatize etmeye yönelik açıklamasının çok acınası olduğunu belirtmek isterim. Uzatmayalım; gelin size Emre Ö. ile neden yolları ayırdığımızı anlatalım.”

“Para para para”

“Kulübün oynadığı futbolu geçtik, son sırada olmasını da geçtik hep sahip çıktık ancak camiamız hatırlayacaktır. Çok uzun süre kapalı olan transfer tahtamızın nasıl açıldığına şahit olduk. Kendisi bu sürecin nasıl zorlu olduğunu biliyordu ve açılmasını da hiç istemiyordu zira açılırsa yeni hocanın Sezgin olacağını ve kendisiyle yolların ayrılacağını düşünüyor bu bağlamda bizleri de Sezgine karşı dolduruyordu. Bizler emre hocaya kötü gidişata rağmen Eskişehir çocuğuna bu şans verilmesi gerektiğine inanarak destek olduk. Ancak Emre Ö. bu desteği hak etmediğini bizlere tekrar transfer döneminde kanıtladı. İstanbul’a gidip günlerce orada alacaklılarla görüşüp imza almaya çalıştığımız dönemde bizler İstanbul’dayken sürekli bizleri arayıp "para para para yoksa oyuncular antrenmana çıkmayacak takım dağılıyor" gibi söylemlerde bulunuldu. Ayrıca kendisi de para konusunda gereksiz baskı kurması üzerine kendisine "hocam İstanbul’dayız 2 gün sonra geleceğiz para kasada ama imza yetkilileri İstanbul’da bizimle beraber, şu an imza topluyoruz gelemeyiz 2 gün sabredin" dememize rağmen aramaya devam etti.”

“Terbiyesizlik değil hainlik”

“Neyse dedik durmadık yine imza toplamaya devam ettik. Akabinde transferi açtık ve şehre döndük. Transfer açılmadan önce de kendisine transfer listesini hazırlamasını söyledik. Bizlere her haftanın karmasından oluşan saçma bir kağıda yazılmış ciddiyetsiz ve alınması pek mümkün olmayan bonservisi olan oyuncu listesi getirdi. Yani her türlü olumsuzluğu yapmaya başlamıştı ve ayrılık konuşulmadı bile hadi dedik bir hata daha yaptı Eskişehir çocuğudur diyerek yine göğüs gerdik. Ancak en son yaptığı terbiyesizlik değil hainlik karşısında sessiz kalamadık. Yaptığı hainlik arkadaşlar transfer görüşmeleri sırasında 2 oyuncumuzla anlaşılmış ve yönetim odasında son pürüzler pazarlıklar yapılırken birden odaya girerek "demek sizle anlaştılar ama bu kulüpte para mara yok ona göre haberiniz olsun" demesi üzerine hem gelen oyuncular hem odadaki herkes şaşkınlığını gizleyemedi. Düşünün gittiğiniz takımın hocası sizi ilk gördüğünde böyle bir söylemde bulunuyor.”

“Camiayı karaladın”

“Burası Eskişehirspor ve bu kulübün ekmeği parası olmasaydı sen -3 gönderdiğinde de noterden yazı gönderdiğinde de bu parayı alamazdın. Ayrıca babanız bu kulübün efsanelerindendi ve bu kulübün ekmeğini yedi. Sende bu kulübün ekmeğiyle büyüyüp kulüpte para yok demek tamamen ahlaksızlıktır.

Ayrıca paramı almadan sözleşmemi fesih etmem diyerek zar zor senet almaya ikna edildiğini yazmayı unutmuşsun. Geçmiş yıllarda bu kulübe yaptığın ihanetlere devam etmesine şahsım adına üzüldüm. Ancak bazen can çıkar huy çıkmaz. Kulüp başkanımızdan karşılıksız senet aldığı açıklaması başlı başına ahmaklıktır. Senet ödenmezse gider mahkemeye verirsin karşılıksız çek olur senet olmaz. Yalan söylerken insanın elinin titrememesi ne tür bir vicdan ve karakter sahibi olduğunu da bizlere göstermiştir. Eskişehirspor kulübü başkanını itibarsızlaştırmaya yönelik bu hareketin sana döner.

Son olarak açılmaz denilen transfer açılmış. Gelmez denilen oyuncularla anlaşılmış. Kulüp huzura kavuşmuş, takım yenilmemeye başlayıp camia tekrar kenetlenmişken böyle yalan bir açıklama yaparak oluşan havayı çekemeyip dağıtmaya çalışmak tam da Eskişehir çocukları arasında kaynaşıklık diye adlandırılan bu tabir yakışır.

Sana destek olan bizler olmasak bir daha bu kulübün kapısından geçebilecek yüzünüz yokken sizlere güvenip arkanızda duran insanlara karşı yapılan bu hareketin açıklaması da nettir.

Yazıklar olsun.

Camia kenetlenmişken böyle bir mikserliğe gerek var mıydı? Eskişehirspor sevdası olan bizler seni bu kulübe tekrar layık görürken buz yuttuk arkanda durduk. Sen yalanlarla camiayı karaladın. Yazık”

Editör: Sakarya Gazetesi