‘Birçok ilçemizin kanalizasyonu, ESKİ arıtma tesisi yapmayı beceremediği için uzun yıllardır doğrudan Porsuk Çayı’na boşaltılıyor…
…………..
Bundan daha büyük çevre felaketi düşünülemez. Bu arada bu kepazelik Porsuk Çayı ile bitmiyor…
…………
Hep söylüyorum, hiçbir şey yapmadan çok şey yapıyor görünme devri, kuru hamaseti vatandaşa yutturmaca dönemi Eskişehir’de artık son bulmuştur…
………………
Hiç korkmadan doğruları konuşan birisi var artık. CHP Eskişehir’in başına gelmiş en büyük çevre felaketidir…’
………………..
Yukarıdaki sözler AK Parti Eskişehir Milletvekili Nebi Hatipoğlu’na ait…
……….
ESKİ tarafından yapılan açıklamada ise…
……………
Porsuk Çayına hiçbir şekilde doğrudan atık su deşarjı yapılmadığı belirtilerek…
……………..
‘Eskişehir nüfusunun %98’ninin atık suyu arıtılmaktadır’ açıklaması yapıldı…
…………….
Dikkat ediyor musunuz?
………….
Nebi Hatipoğlu sık sık Büyükşehir Belediyesi’ni eleştiren açıklamalar yapıyor…
……..
‘Utanmadan konuşuyor’ türünden yakışıksız sözlerle Başkan Ayşen Ünlüce’ye saldırıyor…
……………
Neden?
………
Biz bu soruya net cevap veremiyoruz…
…………..
Acaba diyoruz…
……..
Zamanında ‘Büyükerşen’in sekreteri’ diyerek küçümsemeye çalıştığı birinden…
……………
Seçimlerde yüzde 13 oy farkı yediği…
…………..
71 bin oy farkıyla yenildiği için olabilir mi?
…………
Ne dersiniz?
YILBAŞI MEKTUBU
Yılbaşında postanede çalışan memurlar Noel Babaya yazılmış bir mektup görürler. Noel Baba diye birisi olmadığı için mektubu açarlar…
……….
Şöyle yazıyordur ‘Sevgili Noel Baba Ben 10 yaşında bir çocuğum. Hiç kimsem yok. Yetimhanede kalıyorum. Diğer arkadaşlarıma birçok hediye geldi ama bana hiç hediye getiren olmadı…
……..
Senden üç şey istiyorum. Bana bir kalem, bir kalem kutusu, bir de ayakkabı gönderirsen çok sevinirim…"
………….
Memurlar mektubu okuyunca çocuğa acırlar. Kimsesiz çocuğu mutlu etmek ve Noel Babaya olan inancını sarsmamak için kendi aralarında para toplayıp, kalem ve ayakkabıyı alırlar…
…………
Para yetmediği için kalem kutusunu alamazlar. Aldıkları hediyeleri gönderdikten günler sonra çocuktan teşekkür mektubu gelir…
……….
Mektup şöyledir: ‘Sevgili Noel Baba, gönderdiğin hediyeleri aldım. Beni çok memnun ettin. Gönderdiğin hediyelerden birisi gelmemiş. Onu da herhalde postanedeki şerefsizler almıştır…’
TEMEL’İN KÖŞESİ
GÖZLÜK
Gözlük Temel kasabaya inerek, gözlükçüye girer ve bir okuma gözlüğü istediğini söyler... Dükkândaki bütün gözlükleri denediği halde, Temel'in hâlâ okuyamadığını gören gözlükçü kan ter içinde: – Kuzum sen okuman yazman olduğundan emin misin? diye sorunca, Temel cevap verir: – Ula yoksa şart midur?
