Çeşitli alanlardan olan ve özel bir taştan yapılan, geleneksel mutfakta önemli bir rol oynayan "Pileki"dir. İyidere Çiftlikköy’deki Pileki Mağarası'ndan çıkartılan bu eşsiz taş, binlerce yıllık bir geleneğin ve ustalığın izlerini taşır.
Mutfak gereci
Pileki, yuvarlak ve içi boşaltılmış çanak şeklinde bir mutfak gereci olarak öne çıkar. Ancak Pileki'nin hikayesi sadece bir mutfak aracıyla sınırlı değildir; aynı zamanda bu özel taşın işlenmesiyle oluşan Pileki Mağarası'nın eşsiz bir öyküsüne de sahiptir. Binlerce yıldır devam eden işlemler sonucunda ortaya çıkan bu mağara, doğanın insan eliyle nasıl şekillendirilebileceğine dair çarpıcı bir örnektir.
Pileki Mağarası, girişte iki geniş alan ve ardında birçok tünelden oluşan etkileyici bir yapıya sahiptir. Mağaranın içinde yer alan kuyular ve göller, ziyaretçilere mistik bir atmosfer sunar. Bu eşsiz coğrafi oluşum, sadece bölgenin doğal güzelliklerini değil, aynı zamanda insan elinin doğayla nasıl etkileşime geçtiğini de gözler önüne serer.
Mağara ışıklandırması
Mağaranın ışıklandırması ve restorasyonu, bölge turizmi için önemli bir adım olarak atılmıştır. Ziyaretçiler, Pileki Mağarası'nın gizemli atmosferini keşfederken, aynı zamanda bu antik taşın işlenme süreçleri hakkında bilgi sahibi olma fırsatını elde ederler. Geleneksel zanaatkârlığın ve geçmişin mirasının yaşatılması, bölge turizmine katkı sağlarken aynı zamanda kültürel bir değer olarak da korunmuş olur.
Pileki ve Pileki Mağarası, sadece bir mutfak gereci ve doğal bir oluşumdan öte, bir bölgenin tarihini ve kültürünü yansıtan önemli sembollerdir. Bu eşsiz taşın ve onun işlenmesinin yarattığı mağaranın öyküsü, Karadeniz'in zengin mirasının bir parçasını oluşturarak, bölgeye özgü bir turistik deneyim sunar.