Bir milletin kimliği olan kültür, insanların yaşayışları, düşünceleri, sanatları ve geleneklerinden meydana gelir. Urfa, bu tanıma tarihi süreç içerisinde defalarca kez ev sahipliği yapmıştır. Ebla'dan Romalılara, Akkad'dan Bizans'a kadar birçok büyük imparatorluğun hakimiyeti altında kalan bu kent, bir medeniyetler mozaiği olmuştur.
Ancak Urfa'nın sadece tarihle sınırlı bir öneme sahip olmadığını söylemek mümkündür. Rivayetlere göre pek çok peygamberin yaşadığı, hikayelerinin geçtiği bu kutsal topraklar, dinler arası bir diyalogun da merkezi olmuştur. Hz. İbrahim'den, Hz. Musa'ya kadar birçok peygamberin izlerini taşıyan Urfa, dinlerin buluşma noktasıdır.
Tarihin her döneminde farklı milletlerin ve kültürlerin etkisi altında kalan Urfa, bu etkileşimler sonucunda benzersiz bir kültürel mirasa sahip olmuştur. Divan edebiyatından halk müziğine, dini inançlardan felsefeye kadar geniş bir yelpazede kültürel birikimini korumuştur.
Misafirperverliğiyle tanınan Urfa halkı, bu özelliğini yüzyıllardır sürdürmektedir. Gelen her ziyaretçiyi en iyi şekilde ağırlamak, onları evinde hissettirmek Urfalının doğasında vardır. Sıra geceleri, bu misafirperverliğin en güzel örneklerinden biridir. Hem edebiyatın, hem de müziğin en güzel örnekleri bu gecelerde sergilenir.
Şanlıurfa'nın eski adı neydi?
Edessa: Şanlıurfa'nın en eski bilinen isimlerinden biri Edessa'dır. Bu isim, şehrin Helenistik dönemde ve sonrasında bilindiği isimdir.
Riha: Aramice'de "Riha" ya da "Ruhay" olarak adlandırılan şehir, bu ismiyle bölgede yaşayan Arami ve Süryaniler tarafından anılmaktadır.
Orhay: Şehir, bazı dönemlerde "Orhay" olarak da adlandırılmıştır.
Urfa: Şehrin en bilinen ve yaygın olarak kullanılan adıdır. Bu isim Arapça'da "Ar-Ruha" şeklinde de geçer.
Şanlıurfa: 1984 yılında şehre "Şanlı" unvanı eklenmiştir. Bu unvan, Türk Kurtuluş Savaşı sırasında şehrin direnişi ve kahramanlıkları nedeniyle verilmiştir.