Kale, Argişti'nin oğlu Rusa tarafından M.Ö. 645-643 tarihleri arasında inşa edilmiş ve günümüze kadar gelen mimari dokusuyla Urartu tarihine ışık tutmaktadır.
Mimari Yapı
İki sur duvarıyla çevrilen kale, güneyde yer alan giriş kapısıyla dikkat çekmektedir. Sur duvarları, andezit taşı ile inşa edilen güney kısmında, diğer bölgelerde ise kalker taşı kullanılarak örülmüştür. Bu yapısal farklılıklar, kaledeki mimari zenginliği ve inşa sürecindeki detayları anlamamıza yardımcı olmaktadır.
Üst Kesimdeki Önemli Binalar
Kalenin üst kesiminde yer alan payeli salon ve tapınak, arkeologların dikkatini çeken önemli yapılar arasında yer almaktadır. Batıya bakan rizalitli tapınak, benzerleriyle ortak özellikler taşıyarak bize dönemin dini ve kültürel pratikleri hakkında bilgi sağlamaktadır. Bu alanın, Urartu toplumunun ritüellerine ve dini yaşantısına dair önemli bir pencere açtığı düşünülmektedir.
Depo Binaları
Güneybatı kesiminde, birbirine bağlı küplerin bulunduğu çok sayıda depo binası keşfedilmiştir. Bu depo binaları, kaledeki ekonomik ve ticari faaliyetlere dair önemli ipuçları sunmaktadır. Arkeologlar, bu depo alanlarının kale sakinlerinin günlük yaşamları ve ticaret ile ilgili etkileşimleri hakkında daha fazla anlayış geliştirmeye çalışmaktadır.
Sonuç
Kale, sadece mimari ve küçük buluntularıyla değil, aynı zamanda Urartu tarihine ait son dönemlere ait aydınlatıcı bilgiler sunması açısından da büyük önem taşımaktadır. Arkeologlar, kazılar neticesinde ortaya çıkan verileri analiz ederek, kaledeki yaşamın detaylarını ve Urartu medeniyetinin son evrelerine dair daha fazla bilgi edinmeye çalışmaktadır.
