Hafta sonu okuyacak bir şeyler ararken Dr. Kasım Turgut isimli bir akademisyenin araştırması geçti elimize.
Araştırmanın konusu “Yerel Yönetimlerde Politik Yozlaşmanın Sosyal Maliyeti” ismini taşıyor.
***
Araştırmaya göre;
Kararların kişisel çıkarlara yönelik alınması, kaynakların verimsiz ve etkinsiz kullanımına neden oluyor ve halka telafisi mümkün olmayan bir maliyet çıkartıyor.
***
Mal ve hizmet sunumunda kişisel çıkarların egemen olması, vatandaşın yerel yönetimlere ve yöneticilerine olan güvenini sarsıyor.
***
Kişisel çıkar elde etme çabaları ve bu faaliyetlerin yaygınlaşması, önce sosyal uyumsuzluk, sonra da sosyal çürümeye neden oluyor. Fakir ile zengin uçurumu açılıyor bu da şiddeti ortaya çıkartıyor.
***
Kent yönetiminde karar alırken kişisel çıkarların gözetilmesi ayrıca kültürel ve tarihi değerlerin yok olmasına, doğal değerlerin de korunamamasına yol açıyor.
***
Alınan kararlarda kamu menfaati yerine kişisel çıkar ve rant sağlama düşüncesi, çevreye ve yaşam ortamına da zarar veriyor.
***
Söz konusu araştırmanın özet olarak sunduğumuz başlıklarının sonunda ise şu ibare yer alıyor:
“Yerel yönetimlerde politik yozlaşmayı önleyici tedbirlerin alınması şarttır.”
***
Gördüğünüz üzere, bir yerleşim yerinde her şey, yerel yönetimlerde yaşanan politik yozlaşma yüzünden altüst olabiliyor.
***
Bu yazıyı Eskişehir'deki yerel yönetimlerin politik yozlaşma içinde olduklarını ima etmek için yazmadık.
Tam tersine...
Politik yozlaşmaya kendilerini kaptırmamaları için uyarıda bulunmak için yazdık...
Zira...
O politik yozlaşma tuğlasını kullanmak için çektiklerinde, her şeyin yerle bir olacağını da hesap etmeleri gerektiğini hatırlatmak istedik...

BU İŞ RESMEN TERÖRE DÖNÜYOR...

Cadde ve sokaklarında gün boyu motosiklet terörü esiyor.
Araç girişi yasak olan sokaklarda son sürat dalıyorlar insanların arasına.
Tek yönlü yolda gaz bile kesmeden ters yönden geliyorlar.
***
Trafik kırmızı ışıkta durduğunda onlar durma ihtiyacı bile duymadan, araçların arasından geçip gidiyorlar yollarına.
Kaldırım ya da yaya köprüsü hiç fark etmiyor…
Motosikletin üzerine atlayan adeta trafikten de trafik kurallarından da muaf oluyor.
***
Gün boyu terör esiyor anlayacağınız…
Yaya olsanız,“Hangi motosikletin altında ne zaman kalacağım”diye endişeyle yürüyorsunuz.
Araçtaysanız, kırmızı ışıkta durduğunuzda “Hangi motosiklet yandan geçerken sürtüp gidecek” diye korkuyorsunuz.
***
Okulların çevresinde, çocukların giriş-çıkış saatlerinde bile bile fink atıyor motosikletler.
Tamamı hazır gıda ve ilaç sektöründe çalışan genç insanların kullandığı motosikletler bunlar.“Acele teslimat”çabasıyla yolunda yürüyen insanlara da, okuluna giden çocuklara da, araçları içinde kurallara uyan sürücülere de resmen bela oluyorlar.
***
Uydukları hiçbir kural yok.
Başlarında kask yokken, tek yönlü yaya yoluna ters girip, kaldırım üzerinde sürat yapmak suretiyle aynı anda 4-5 kuralı çiğnedikleri bile oluyor.
İşin kötü tarafı…
Ne firmalar “İnsan hayatı her şeyden önemli” diyerek “Acele teslimat” işinden vazgeçiyor, ne de “Bu motosikletler çoluk-çocuk insanların canını yakacak” diyerek bu motosikletler sürekli denetleniyor.
Dahası…
Cadde ve sokaklarda adeta akrobasi yaparak terör estiren bu motosikletler, her türlü kuralı yerine getiren gerçek motosiklet tutkunlarının da, hiç de hak etmedikleri şekilde aynı kategori içine sokuyor.

M O T O R-1

SADECE BİR GOL ATTIK AMA MAÇ  DEVAM EDİYOR...

Sarıcakaya'da Koza işletmelerinin yapmayı planladığı altın ve gümüş madeni çalışmalarına, TEMA'nın açtığı dava sonucu yürütmeyi durdurma kararı verildi.
***
Bu elbette sevindirici bir haber ama ortada yürütmeyi durdurma kararı ile 1-0 öne geçildiği ve maçın hala devam ettiği gibi bir durum var.
Üstelik...
Sektör ağalarının maç devam ederken masa başında hangi fırıldakları çevireceğini ve hakemin şike yapıp yapmayacağını henüz kestiremiyoruz.
***
Kaldı ki:
Muğla Milas İkizköy kömür madenciliği projesinin, yürütmeyi durdurma kararına rağmen çalışmaya devam ettiği ve kendilerine müdahale edenlerin de olmadığı gibi örnekler önümüzde dururken sevinmek çok erken gibi geliyor.
***
Dahası...
Yürütmenin durdurulması kararı verilmiş çok sayıda projeye sonradan çalışma izni çıktığına dair de pek çok örnek varken, Sarıcakaya'daki yürütmeyi durdurma kararına şu sıralar sevinmek yerine, maden projesinin kesin iptaline yönelik gayret göstermekte yarar olsa gerek...

S A R I C A K A Y A-1