Bu tuz yatakları, Türkiye'nin en büyük kaya tuzu rezervini barındırıyor. İçinde kamyonların dahi dolaştığı bu büyülü mağara, tuzdan oluşan sarkıt ve dikitleriyle görenleri kendine hayran bırakıyor. Aynı zamanda mağaradan elde edilen tuz, bölgedeki fabrikalarda işlenerek sofra ve sanayi tuzu olarak tüm ülkeye dağılıyor.
Ancak bu mağaranın sadece ekonomik değil, aynı zamanda turistik bir potansiyele de sahip olduğu fark edildi. Özel sektör tarafından tuz üretimi devam ederken, mağaradaki bazı galerilerin turizme kazandırılması için "Çankırı Kaya Tuzu Mağarasının Turizme Kazandırılması Projesi" hayata geçiriliyor. Bu proje, hem bölgesel kalkınmayı destekleyecek hem de ziyaretçilere eşsiz bir deneyim sunacak. Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı'nın da maddi destek sağladığı bu projede, heykel ve rölyefler, restoran, kafeterya, toplantı salonu gibi sosyal alanların yanı sıra, tuz terapi odaları gibi sağlık turizmine yönelik mekanlar da yer alacak.
Bunun yanında, Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi öğrencilerinin ürettiği kaya tuzundan heykeller ve Orhun Abideleri gibi eşsiz eserler mağarada sergileniyor. Geçmişte, "Tuz Tadı" isimli bir resim sergisi, piyano resitali ve Yaran Gösterileri gibi etkinliklerle mağara kültür ve sanatın kucaklaştığı bir mekan haline geldi.