Dülük Antik Kenti.600 bin yıl öncesine dayanan köklü bir tarihe sahip olup, Dülük Köyü'nün kuzey bitişiğindeki Keber Tepesi ve çevresinde, toprak altında gizli bir zenginliği barındırmaktadır. Dülük, "Antik Kent" ve "Kutsal Alan" olmak üzere iki önemli bölüme ayrılmıştır.
Antik yerleşim
Antik yerleşim, Dülük Köyü'nün kuzeyindeki Keber Tepesi'nde yer almaktadır ve Almanya Münster Üniversitesi ile Gaziantep Arkeoloji Müzesi'nin ortaklaşa düzenlediği kazılar sayesinde ortaya çıkarılmıştır. Bu bölgede, Anadolu'daki Mitras Yeraltı Tapınağı'nın ilk örneği olan Dülük Mitras Tapınağı bulunmaktadır. 1997-1998 yıllarındaki kazılar, tarihi zenginlikleri gün yüzüne çıkarmıştır.
Mitras Tapınağı, Şehitkamil Belediyesi ve Gaziantep Arkeoloji Müzesi tarafından düzenlenmiş olup, gezi yolları oluşturularak aydınlatma sağlanmıştır. Tapınak, Anadolu'daki Mitras tapınak geleneğinin bir parçası olarak önem taşır. Keber Tepesi'nin karşı sırtları, antik yerleşmenin nekropol (mezarlık) alanını oluşturur. Burada, çeşitli dini ve mitolojik temalara sahip lahitler bulunan kayaya oyulmuş oda mezarları mevcuttur.
Dülük, aynı zamanda bilimsel kazılarda Alt Paleotik Dönem'e ait çakmaktaşı aletler ve bu aletlerin yapıldığı atölyelere ev sahipliği yapmaktadır. M.Ö. 600 bin yıllarına tarihlenen Şarklı Mağara ise aynı döneme ait barınma izlerini taşımaktadır.
Tarihi süreç
Dülük'ün tarihi süreç içindeki önemli bir dönemine odaklandığımızda, Bizans Dönemi'nde kutsal şehir konumunu sürdüren Dülük Kenti, Hititler'den devraldığı Başpiskoposluk unvanını taşımıştır. Ancak, İslam akınları sonucunda büyük tahribata uğramış ve 7. yüzyılda Başpiskoposluk'un Zeugma'ya taşınmasıyla dini merkez konumunu kaybetmiştir.
Dülük Antik Kenti, zengin tarihi ve arkeolojik mirasıyla ziyaretçilere, geçmişin izlerini sürme ve Anadolu'nun derin kültürel geçmişini keşfetme fırsatı sunmaktadır.