Eskişehir Müze Müdürlüğü resmi olarak kurulmuş ve sergiye açılmıştır. Daha sonra, 1974 yılında Akarbaşı Mahallesi, Atatürk Bulvarı'nda inşa edilen yeni binasına taşınarak faaliyetlerine devam etmiştir.

Önemli bir gelişme olarak, 28 Şubat 2007 tarihinde Kültür ve Turizm Bakanlığı ile ETİ Şirketler Grubu Yönetim Kurulu arasında imzalanan bir protokol ile müze inşaatının sponsorluğunu üstlenen ETİ Şirketler Grubu, kültürel mirasın korunması ve sergilenmesine önemli bir katkıda bulunmuştur.

Öncü bir model

Eskişehir ETİ Arkeoloji Müzesi, Türkiye genelinde özel sektör tarafından hayata geçirilen ilk müze olma özelliğini taşımaktadır. Bu proje, kültür ve turizmin desteklenmesi adına önemli bir adım olarak kabul edilmiş ve bu alanda öncü bir model olmuştur.

Kuruyemişleri suda bekletip tüketmenin şaşırtıcı faydaları! Kuruyemişleri suda bekletip tüketmenin şaşırtıcı faydaları!

Müzenin tarihindeki bu dönem, hem kültürel zenginliklerin korunması hem de geniş kitlelere sunulması açısından kritik bir rol oynamıştır. Eskişehir ETİ Arkeoloji Müzesi, geçmişin izlerini günümüze taşıyan bir platform olarak, ziyaretçilere tarihi ve kültürel bir yolculuk sunmaktadır.

2010 yılında tamamlanan müze inşaatı ile birlikte Eskişehir ETİ Arkeoloji Müzesi, idari bina olarak kullanılmak üzere hizmete girmiştir. İdari bloğun bodrum katında laboratuvar ve fotoğrafhane, zemin katında kafeterya, 1. ve 2. katlarda ise kütüphane ve idari bölüm bulunmaktadır. Ayrıca, müze bahçesinde taşınmaz kültür varlıkları özenle sergilenmektedir.

Müze bölümleri

Müzenin teşhir bölümünde, Dorylaion (Şarhöyük Eskişehir-Tepebaşı), Pessinus (Sivrihisar-Ballıhisar), Han Yeraltı Şehri (Han Yazılıkaya), Keçiçayırı (Seyitgazi-Bardakçı), Çavlum Köyü Eski Hitit Nekropolü (Odunpazarı-Çavlum), Demircihöyük (Çukurhisar-Tepebaşı), Karacahisar (Odunpazarı-Karacaşehir), Küllüoba (Seyitgazi-Yenikent) gibi arkeolojik alanlarda gerçekleştirilen bilimsel arkeolojik kazılardan elde edilen önemli buluntular kronolojik sırayla sergilenmektedir.

Zengin koleksiyon

Müzenin zengin koleksiyonu, Neolitik, Kalkolitik, Tunç, Hitit, Frig, Helenistik, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerini kapsayan yaklaşık 22 bin 500 taşınır kültür varlığını içermektedir. Bu eserler arasında mermer heykel ve heykelcikler, mimari parçalar, steller, pişmiş toprak günlük kullanım kapları, idoller, cam kaplar ve boncuklar, metal kap ve silahlar, takılar, sikkeler bulunmaktadır. Müzenin 1.800 metrekarelik kapalı alanında teşhir edilen 2 bin eserin yanı sıra, 20 bin 500 eser 900 metrekarelik müze depolarında titiz bir şekilde korunmaktadır.

Müzenin en dikkat çekici eserlerinden biri dünyadaki ilk lületaşı mührü olan Fayans Scarabe Mezopotamya eseridir. Bu eser, yaklaşık 4000 yıl önce Anadolu (Eskişehir) ile Mezopotamya arasındaki ticari ilişkilerin izlerini taşıyan önemli bir kanıttır.

Editör: Sakarya Gazetesi