Dikdörtgen planlı oturum alanına sahip olan han, kuzeybatı-güneydoğu doğrultusunda uzanan avlu ve kapalı/barınak bölümünü içeren iki ayrı yapı bloğundan oluşmaktadır. Avlunun dış cephe duvarları, ön cephenin köşelerinde sekizgen prizmal köşe kuleleri ile desteklenmiştir. Yan cephenin ortası ile doğu ve güney köşelerinde ise kare prizmal payandalar bulunmaktadır.

B sınıfı ehliyet sahiplerini bekleyen büyük değişiklikler! B sınıfı ehliyet sahiplerini bekleyen büyük değişiklikler!

Hanın bölümleri

Hanın kuzeybatı cephesi, bağımsız bir kütle olarak cepheye eklenmiş üç bölümlü ve yüksek bir yapı olarak tasarlanmıştır. Cephenin ortasında yer alan ve düz bir tonozla örtülü bir eyvan, dış mekanı avluyla bağlayan zemin katın giriş bölümüdür. Bu bölüme kuzey kanadından bitişik kare planlı alan, ön cephedeki L planlı iki serbest ayak ile duvardaki iki gömme ayak arasına atılan sivri kemerlerin oluşturduğu bir baldaken yapısıyla inşa edilmiştir ve çapraz tonozla örtülüdür. Güneydoğu duvarındaki kalıntılar, duvar üstünde bir çeşme nişi bulunduğunu göstermektedir.

Hanın giriş bölümüne bitişik olan güney yönlü oda, kare planlı ve sivri beşik tonozla örtülüdür ve doğrudan avluyla iletişim halindedir. Yapının üst katına ulaşmak için, giriş bölümünün güneydoğu duvarındaki basık kemerli kapıdan geçilerek avluya ulaşılır ve aynı duvarın arka yüzündeki tek kollu ve ara sahanlıklı iki ayrı merdivenle üst kata çıkılır.

Kuzey kanattaki dikdörtgen planlı ve hac tonozla örtülü mekanın mescit olarak kullanıldığı, kıble duvarındaki taş mihraptan anlaşılmaktadır. Mihrap nişi, farklı genişlik ve profillerdeki silmelerle yanlardan ve üstten kuşatılarak dikdörtgen bir çerçeve içine alınmış ve yarım daire planlı istiridye kabuğu formunda bir kavsara ile örtülmüştür. Mescide bitişik olan güney kanattaki odaya, bölme duvarı üzerindeki bir kapı aracılığıyla girilmektedir. Hanın bu yapısı, zengin mimari detayları ve işlevsel düzenlemeleriyle dikkat çeken önemli bir tarihi eser olarak öne çıkmaktadır.


Kuzeybatı-güneydoğu yönünde uzanan avlu, uzun kenarları boyunca çevrili ve dikdörtgen planlı bir alandır. Avlu, kuzeydoğu-güneybatı yönünde uzanan ve karşılıklı olarak yerleştirilmiş sivri beşik tonozlarla örtülü dört eyvan tarafından çevrelenmiştir. Avlunun kapalı/barınak bölümü duvarına bitişik doğu ve güney köşelerindeki karşılıklı eyvanlar, hanın dış köşelerine yerleştirilmiş dikdörtgen planlı ve sivri beşik tonozla örtülü odalarla bağlantılıdır. Penceresiz her iki odanın da, hanın kiler işlevi gören depo mekanları olabileceği düşünülmektedir.

Planlı yapı

Hanın güneydoğu kanadını oluşturan kapalı/barınak bölümünün taçkapısı, avluya bakan cephesinin ortasındaki dışa taşkın ve cephe duvarlarını aşarak yükselen dikdörtgen bir kütleden oluşur. İşlenmeden yalın olarak bırakılmış silmeler ve bordürlerle yanlardan ve üstten çevrelenen taçkapı nişi, sivri kemer gözünden ibaret sade bir düzenleme sergiler. Taçkapının basık kemerli kapı açıklığına dahil olduğu kapalı/barınak bölümü, kuzeybatı-güneydoğu yönünde uzanan dikdörtgen planlı bir mekandır. Sivri kemerlerle birbirlerine bağlanan kare planlı toplam on ayak aracılığıyla sivri beşik tonozlarla örtülü üç sahna bölünmüştür. Orta sahne daha geniş ve yüksektir.

Hanın inşaatında düzgün kesme ve kaba yonu taşlar kullanılmıştır. İnşa kitabesi bulunmamakla birlikte, 1980’li yılların ortalarında kapalı/barınak bölümünün taçkapısında bulunan mermer süs yazılı dört satırlık kitabenin günümüzde kaybolmuş olduğu bilinmektedir. 1960’lı yıllarda tespit edilen kitabeden, hanın Selçuklu Sultanı I. Gıyâseddin Keyhüsrev döneminde ve Emîr Kandemir tarafından 1206 yılı Ağustos/Eylül ayında inşa edildiği anlaşılmaktadır.

Editör: Sakarya Gazetesi