-Osmangazi Ortaokulu'nun da bulunduğu 28 dönümlük alan üzerinde, 2002 yılında 5 bin ölçekli nazım imar plan değişikliği yapılmış. Yapan o dönemin Büyükşehir belediyesi ve meclisi. Bu mecliste AKP çoğunluğu var.
***
-2004 yılında plan bir daha değişmiş ve 2005 yılında bu değişikliğe uygun olarak dönemin AKP'li Belediye Başkanı Burhan Sakallı ve AKP'li meclis çoğunluğu tarafından binlik planlar yapılmış.
***
-2006 yılında AKP'li Büyükşehir meclisi buranın yeşil alan olarak kalması kararı vermiş.
***
-Milli Eğitim Müdürlüğü itiraz etmiş bu karara. Plandan yeşil alanın kaldırılmasını istemiş. Bunun üzerine dönemin AKP'li İmar Komisyonu da AKP çoğunluğundaki meclis de oy birliği ile bu itirazı ret ederek, “Yeşil alanı kimse daraltamaz” demiş.
***
-Buna rağmen “Biz bu okulu yapacağız” dediler biz de mevcut imar kanununa aykırı bir iş olduğu için dava ettik. Sadece biz de değil, Büyükşehir de dava etti. Yargı da bunu haklı bularak yürütmeyi durdurdu.
***
-Oradaki yeşil alan karşılığında başka bir yer gösterseler mesele çözülecek ama dertleri okul yapmak değil. Dertleri orada olan lojmanları kurtarmak. Bize “Siz yeşili terk edin, biz lojmanı terk etmeyelim” diyorlar.
***
-Nebi bey de anlamadan, dinlemeden, her konuya atladığı gibi buna da atlıyor. Bizi halk düşmanlığı ile, okul yaptırmamakla falan suçluyor.
***
-Okulu yaptırmayan aslında kendi partisinin belediye başkanı ve meclis çoğunluğu tarafından alınmış imar değişikliği kararı.
“Ben AKP'ye yeni geçtim. Öncesi beni bağlamaz” diye bir şey yok. Nebi bey İYİ Partinin oylarıyla vekil oldu. Bunda bizim de katkımız oldu. Zira o zaman ortaklık yapıyorduk. Sonradan madem ki AKP'ye geçti, AKP'nin 22 yıldır yaptıklarını da sırtlayacak.
***
-Öyle her şeye de bilip bilmeden atlamayacak, sağı solu suçlamayacak. Tavsiyem; konuşmadan önce de içinden 10'a kadar sayacak, öyle konuşacak...
***
Yukarıdaki sözler Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt'a ait.
AK Parti milletvekili Nebi Hatipoğlu'nun “Odunpazarı Belediyesi yargıya giderek Osmangazi Ortaokulunun yeniden yapılmasını engelliyor, halk düşmanlığı yapıyor” sözlerine bir televizyon kanalında verdiği cevaplardan oluşuyor...
***
Son söz olarak da; “Eğer Nebi Bey bu okulun neden yeniden yapılamadığıyla ilgili birilerinden hesap soracaksa, geçtiği partinin geçmişte belediye başkanlığını ve meclis üyeliğini yapan isimlerden o hesabı sorsun. Zira söz konusu imar değişikliğini geçmişte yapanlar, kendi partisinin başkan ve meclis üyeleri” diyor.
MÜDÜR KEŞKE OKULDA YAPILAN SİYASİ TOPLANTI İÇİN DE İKİ KELAM EDEBİLSEYDİ...
Milli Eğitim Müdürü Sinan Aygün basın toplantısı yapıyor...
-Osmangazi Ortaokulunu yeniden yapmak istediklerini ama belediyenin buna Müsaade etmediğini söylüyor.
***
-Eskişehir'de 1800 fazla öğretmenin olduğunu söylüyor...
***
-Yatırım programına Eskişehir'de 8-10 okulun girdiğini söylüyor.
***
-34 okulda ikili eğitim yapıldığını söylüyor.
***
-Hiçbir okulda hijyen malzemesi sorunu olmadığını, fazla fazla olduğun u söylüyor.
***
İyi güzel de, o bunları söylediği saatlerde, müdürlüğüne bağlı Vadişehir'deki Şehit Yalçın Baykuş İlköğretim Okulunda AK Partinin Mahalle Danışma Meclisi toplantısı yapılıyor.
Milli Eğitim Müdürü, nasıl oluyor da okulun koridorlarına AK Parti bayrakları asılmasına ve okul binası içinde siyasi toplantı yapılmasına nedense bu duruma bir şey demiyor, diyemiyor!
***
Gerçi nasıl desin ki?
Siyasi toplantıyı yapan iktidar partisi!
Toplantının yapılmasına izin veren okul müdürü ise, iktidara yakın olan sendikanın üyesi!
Biri müdürün atamasını yapan, diğeri müdürlüğü yöneten taraf...
Müdür de bulmuş muhalefet belediyesini, “Okul yapacağız yaptırılmıyor” diye feryat ediyor!
SİYASETİN EN AHLAKSIZ TARAFI...
Herhangi bir kamu kurumunda memursunuz örneğin.
Bir başka kuruma geçmek istiyorsunuz.
Geçmek istediğiniz kurum da sizi istiyor.
Çalıştığınız kurumdan muvaffakiyet almadan geçemezsiniz.
Yani...
Çalıştığınız kurum “Gidebilirsin” demedikçe ayrılamazsınız.
***
Herhangi bir sektörde çalışıyorsunuz örneğin...
Çalıştığınız iş yerinden memnun değilsiniz ve aynı işi yapacağınız bir başka iş yerine gitmek istiyorsunuz.
Gitmek istediğiniz iş yerinin sahibinin size söyleyeceği ilk soru “Çalıştığın yerden el sıkışarak ayrıldın mı?” sorusu olacaktır.
Çoğu iş yeri, aynı sektörde iş yapan başka bir iş yerinin elemanını rakibi dahi olsa almaz.
***
Sonuç olarak...
Kamuda da özel sektörde de iş yeri değişikliği için yazılı ve yazılı olmayan kurallar vardır.
Bu kurallar da başta ahlaksızlığı ve riyakarlığı önleme adına konulmuş kurallardır.
Ama, benzeri kurallar her nedense siyasette bir türlü karşılık bulmaz.
***
Milletvekili, Belediye Başkanı, Meclis üyesi...
Başka partinin oylarıyla seçilir, başka bir partiye gider.
Giderken de seçildiği görevini de sırtında götürür.
Bundan da hiçbir mahcubiyet duymaz.
***
İşte görevinden istifa etmeden parti değiştirmek siyasetin en ahlaksız yüzüdür.
Bırakın bu ahlaksızlığı önlemek için bir yasal düzenleme yapmayı, partiler kendi aralarında bir centilmenlik anlaşması yapmayı bile düşünmez.