Sinanpaşa ilçesi, Afyonkarahisar-Uşak-İzmir ve Afyonkarahisar-Antalya karayollarının kavşağında konumlanmış olup, il merkezine 33 km uzaklıkta yer almaktadır. 1953 yılında ilçe statüsü kazanmıştır.
Sinanpaşa: Tarih öncesi dönemler
Kendi adını taşıyan ovada, doğu-batı ve kuzey-güney uzantılı antik yolların izleri günümüze kadar varlığını sürdürmektedir. Sinanpaşa'nın tarih öncesi dönemlere uzanan köklü geçmişi, Cidyessuz (Küçükhüyük) adıyla kurulmuş bir yerleşim yerine dayanmaktadır. Bu antik yerleşim, Hitit dönemine kadar uzanan tarihî bir merkezdir.
Sinanpaşa'nın zengin tarihî mirası arasında M.Ö. 4000'li yıllardan günümüze kadar çeşitli medeniyetlere ait izler bulunmaktadır. Tınaztepe'deki otuz iki in ve Taşoluk Beldesi'nde yer alan gerdeklik ve altı kapılı inler, Frig Kaya Yerleşimlerine ait önemli kalıntılardır. Ayrıca, Çobanözü ve Yörükmezarı Köyü'nde M.S. 6. yüzyılın birinci yarısında yasaklanan Hristiyanlığa ait kiliseler, çeşmeler ve Hristiyan mezarları da bölgede bulunmaktadır.
Sinanpaşa Ovası'nın ortasında konumlanan Küçükhüyük Kasabası'nda yapılan yüzey araştırmaları, M.Ö. 3000'li yıllarda insanların bölgeye yerleştiğini göstermektedir. Bu, ilçenin tarihî derinliğini ve önemini vurgulayan önemli bir arkeolojik bulgudur.
Sinanpaşa İlçesi, sadece tarihiyle değil, aynı zamanda doğal güzellikleri ve kültürel zenginlikleriyle de dikkat çekmektedir. Bu bölgenin zengin mirası, ziyaretçilere tarihî bir yolculuk imkanı sunmaktadır.
Tarihsel süreç içinde Hititlerin, Romalıların ve Bizanslıların egemenliği altında olan bölge, XII. yüzyılda Türklerin hakimiyetine girmiştir. Sinanpaşa ilçe merkezine adını veren Sinan Paşa, Akkoyunlu Devleti'nin önde gelen beylerinden Mehmet Bey'in küçük oğlu olarak 1473 yılında dünyaya gelmiştir. Babasıyla birlikte Fatih Sultan Mehmet ile Akkoyunlu hükümdarı Uzun Hasan arasındaki Otlukbeli Savaşı'ndan sonra saraya sığınan Sinan Paşa, burada eğitim almış ve pek çok sefere katılmıştır.
Sancaklarda görev aldıktan sonra yaşlılık sebepleriyle emekli olan Sinan Paşa'ya, Rumeli'deki arpalık zeameti köylerinin karşılığında Sincanlı ovasında Çathöyük ve Küçükhüyük köyleri arpalık olarak verilmiştir. Çathöyük Köyü, yani günümüzdeki Sinanpaşa, Sinan Paşa tarafından cami, imaret, okul ve hamam gibi yapılarla donatılmıştır. Çiftliğine 10 hizmetkâr yerleştiren Sinan Paşa, halkın da cami etrafına yerleşmesiyle çiftlik, Sinanpaşa adını almış ve Sincanlı'nın kadılık merkezi olmuştur.
Sinanpaşa, 1894 yılında nahiye merkezi olarak belirlenmiş ve Yunan işgaline kadar bu statüsünü korumuştur. Ancak, 30 Ağustos Başkomutanlık Meydan Muharebesi'nin ardından Yunan işgalinden kurtulmuştur. Cumhuriyet döneminde 1934 yılına kadar köy statüsünde kalan Sinanpaşa, bu tarihten itibaren tekrar "Nahiye Merkezi" olmuştur. Belediye teşkilatının kurulduğu 01.01.1948 tarihinden itibaren 1953 yılında ise ilçe merkezi olarak ilan edilmiş ve Sincanlı ismini almıştır.
Bu tarihî zenginliklerle dolu bölge, sadece tarihiyle değil, aynı zamanda kültürel ve coğrafi özellikleriyle de dikkat çekmektedir. Sinanpaşa, geçmişten günümüze uzanan bu köklü geçmişiyle birlikte, Türkiye'nin tarihî ve kültürel mozaiğine önemli bir katkı sunmaktadır.