Yazın son demlerini yaşıyoruz. Serinlik getiren esintiler, sonbaharın habercisi olarak kapımızı çalıyor. Ancak bu esintiyle beraber bir heyecan, bir telaş da hafifçe yüreğimize dokunuyor. 11 Eylül'de başlayacak olan yeni eğitim yılı için sayılı günler kaldı. Kimimiz bu döneme sevinçle, kimimiz tedirginlikle, kimimiz de merakla yaklaşıyor. Yeni bir eğitim yılı, yeni umutlarla başlamak için bekliyor.
***
Geçen yıllarda pandemi sebebiyle eğitimde yaşanan aksamalar, hem öğrencileri hem de velileri zorlamıştı. Uzaktan eğitimle geçen günler, sadece teknolojik cihazlarla sınırlı kalmamış, aynı zamanda sosyal ilişkilerin, sınıf dinamiklerinin ve birebir eğitimin kıymetini de bir kez daha anlamamıza vesile olmuştu. Şimdiyse 11 Eylül'de kapılarını tekrar açacak olan okullar, birçok öğrenci için tekrar arkadaşlarına, öğretmenlerine kavuşma, sınıf ortamının sıcaklığını hissetme fırsatı demek.
***
Bu yeni dönem, öğrencilere bilgi kazandırmaktan çok daha fazlasını vaat ediyor. Eğitim, sadece derslerde öğrendiklerimizle sınırlı değil. Okul koridorlarında, sınıf aralarında, teneffüslerde, kantinde yaşadığımız anılar da en az matematik veya edebiyat dersi kadar önemli. Çünkü bu anılar, bireyin sosyal gelişimine katkıda bulunuyor.
***
Ancak unutmamamız gereken bir şey var: Sağlık her şeyden önemli. Okulların açılmasının sevinci içinde, hem kendi sağlığımızı hem de başkalarının sağlığını korumak için gerekli önlemleri almamız, sorumluluklarımızı yerine getirmemiz gerekiyor. Maske, mesafe ve temizlik kurallarına uymak, bu süreçte en önemli görevlerimizden.
***
Son olarak, yeni eğitim yılında tüm öğrencilere başarılar dilerim. Öğrencilere düşen, sadece derslerinde başarılı olmak değil, aynı zamanda bu süreçte empati, hoşgörü ve dayanışma duygularını da geliştirmek. Öğretmenlere, öğrencilere ve velilere sağlıklı, başarılı ve dolu dolu bir eğitim yılı temenni ediyorum. Unutmayın, her yeni başlangıç yeni bir umuttur.