AK Partinin 2004 yılı seçimlerinde bir iddiası vardı.
"Eskişehir'de Büyükşehir dahil 15 belediyeyi kazanmak"
İddia 14'de kaldı...
14 ilçe belediyesini kazanan AK Parti sadece Büyükşehir belediyesini kaybetti.
***
AK Partinin, Eskişehir'deki 15 belediyeyi kazanma iddiası 2009 seçim öncesinde de devem etti.
Hatta...
İddiayı bizzat Erdoğan'da Eskişehir ziyaretinde dile getirip "15 belediyeyi de istiyorum" dedi.
Bu defa da iddia 13'de kaldı.
Zira...
AK Parti bu seçimde Büyükşehir ile birlikte Tepebaşı belediyesini de kaybetti.
***
AK Parti 15 belediyenin 15'ini de kazanma iddiası hiç bitmedi...
Her seçim öncesi bu iddia ile seçimlere girdi.
Ancak...
2014 seçimlerinde, Büyükşehir ve Tepebaşı ile birlikte Odunpazarı, Han ve Mahmudiye ilçelerini, 2019 seçimlerinde Büyükşehir, Tepebaşı, Odunpazarı, Han ve Mahmudiye ile birlikte Mihalıççık, Alpu ve Seyitgazi ilçelerini kaybetti.
Böylece...
AK Parti'nin 15'de 15 yapma iddiası 2014 seçimlerinde 10'da, 2019 seçimlerinde ise 7'de kaldı.
***
Kısacası...
AK Partinin 20 yıllık bu iddiası bir türlü tutmadığı gibi, her seçimde tutturduğu kolon sayısı düştü.
Şimdi AK Parti yine 20 yıldır sürdürdüğü  iddia ile önümüzdeki seçimlere hazırlanıyor.
Partinin aktörleri her platformda "Eskişehir'deki 15 belediyenin tamamını alacağız" açıklaması yapıyor.
İddia bu sefer tutar mı elbette bilemiyoruz.
Ancak...
Her seçimde kaybedilen belediyelere yenilerinin eklendiği 20 yıllık sonuçlar pek de iç açıcı görünmüyor sanki...

,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,

CUMHURİYET İŞTE BÖYLE ANLAŞILACAK...

Atatürk, Mudanya yolu ile Bursa'ya gidiyordu. Kalabalık bir halk kitlesi iskelede etrafını çevirmiş bulunmakta idi.
Bir kadının, elinde bir kağıtla Atatürk'e yaklaştığı görüldü.
***
İhtiyar, zayıf bir kadındı. Ata'nın yolunu keserek titrek bir sesle:
- Beni tanıdın mı oğul? Dedi. Ben sizin Selanik'te komşunuzdum. Bir  oğlum var; devlet demiryollarına girmek istiyor. Siz onu alsınlar dediniz. Fakat müdür dinlemedi. Oğlumu yine işe almamış...Ne olur bir kere de siz söyleseniz.
***
Atatürk'ün çelik bakışlı gözleri samimiyetle parladı... Elleriyle geniş jestler yaparak ve yüksek sesle :
- Oğlunu almadılar mı? Dedi. Ben tavsiye ettiğim halde mi almadılar mı? Ne kadar iyi olmuş... Çok iyi yapmışlar... İste Cumhuriyet böyle anlaşılacak...
***
Kadın kalabalığın içinde kaybolmuştu. Ve Atatürk adeta vecd (çoşku) dolu bir sesle:
- İşte Cumhuriyetten beklediğimiz netice diyordu.
Cumhuriyetin anlaşılacağı nice yıllara ve yüzyıllara...
Bayram'ınız kutlu olsun...

,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,

NE TERMALİMİZ OLDU NE HAMAMLARIMIZ...

Termal konusu gündemde olduğu yıllarda Eskişehir'in sahip olduğu termal su kaynaklarından  mutlaka yararlanması gerektiğini söylemiştik.
Ancak...
Bu oluncaya kadar da mevcut hamamların mutlaka ele alınmasının bir zaruriyet olduğunu sık sık dile getirip, hamamların da en az termal kadar bu şehir için önemli olduğunu söyleyip, şu tespitte bulunmuştuk:
"Eskişehir'de mevcut hamamlar var.
Bu hamamlara öteden beri çevre illerden gelip gidenler de mevcut.
Eskişehirli de hamamlara gitmeyi seviyor.
Dolayısıyla...
Eskişehir'in büyük eksikliğini hissettiği termal tesisler ile ilgili çalışmalar yapılırken, elde var olan hamamların da geliştirilerek ve sayıları arttırılarak bir turizm yaratılabilir.
Yaratılacak olan böylesine bir iç turizm ise, Eskişehir'e katma değer açısından önemli bir katkı da sağlayabilir.
Netice olarak....
Termal turizmi Eskişehir'in tanıtımı ve turizmi açısından önemli bir prestij teşkil ederken, Eskişehir'in modern hale getirilecek olan Hamamları da, bu prestiji mükemmel bir biçimde perçinleyebilir."
***
Gelinen noktada açıkça görülüyor ki: Eskişehir'de ne termal konusunda bir adım atabildik ne de mevcut hamamlarımızı daha önemli kılabildik.
Zamanı da suyu da yıllardır boşa akıttık durduk.
Ve hala suyumuz akıyor biz bakıyoruz!

,,,,,,,,,,,,,,,