Frig, Lidya, Pers, Roma, Bizans, Selçuk ve Osmanlı uygarlıklarının izleri çevrede gözlemlenebilmektedir. Yörenin Osmanlı hakimiyetine geçişi, Orhan Gazi'nin komutanlarından Konuralp Bey'in 1323 yılında Bizans tekfurları ile yaptığı savaş sonucunda gerçekleşmiştir. Bu yörenin adı, komutan Konuralp'e izafeten verilmiş ve günümüze kadar bu şekilde ulaşmıştır.

Selçuklulardan günümüze uzanan lezzet! Selçuklulardan günümüze uzanan lezzet!

Düzce'ye bağlı Konuralp beldesinde yer alan antik şehrin tarihi, Milattan Önce 3. yüzyıla kadar dayanmaktadır. Geyve, Alp Suyu, Karaceebüş hisarlarını fetheden Konuralp, Akçakoca ve Abdurrahman Gaziler, Bizans devrinde Regio Torsia adı verilen Akova’ya akınlara başlamışlardır. Konuralp Bey, Bolu topraklarına karşı bir sefer düzenlemiş ve Düzpazar’ı ele geçirdikten sonra, hala yeri belirlenemeyen Uzunca-Bel’de Bizanslılarla iki gün boyunca vuruşmamış, beklemiş ve ardından kesin darbeyi vurmuştur. Osman Gazi, Düzce Pazarı (ovasını) ve Bizans Prusias’ını, Konuralp’e vermiştir. 14. yüzyılın ilk çeyreğinden itibaren bu bölge Konuralp ilçesi ve kısaca “Konrapa” olarak anılmıştır.

Düzce, Osman Gazi'nin mahiyetinde 1869 yılına kadar Kastamonu Vilayeti Bolu Mutasarrıflığı Göynük Kasabası'na bağlı bir nahiye iken, 1870 yılında Bolu Sancağı'na bağlı bir kaza haline gelmiştir. 17 Ağustos 1999 ve 12 Kasım 1999 depremlerini yaşayan Düzce, 1'i yeni 6'sı eski olmak üzere toplam 7 ilçe dahil edilerek, 09 Aralık 1999 tarihinde ve 23091 Sayılı Bakanlar Kurulu kararıyla Resmi Gazetede yayınlanan “Bir İl ve İki İlçe Kurulması ve 190 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Eki Cetvellerde Değişiklik Yapılması Hakkında 584 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname” ile il statüsüne kavuşmuştur.

Batı Karadeniz'in ayakta kalan tek antik kenti olan Düzce'nin tarihi M.Ö. 1390 - 800 yılları arasında hüküm süren Hitit (Eti) medeniyetine kadar uzanmaktadır. Düzce ve çevresi 15. yüzyıldan beri bilinmektedir. Özellikle Evliya Çelebi'nin Seyahatname'sinin ikinci cildinde Düzce'deki Tuz Pazarı'ndan bahsetmektedir.

Düzce'nin tarihini dört zaman döneminde ele alabiliriz:

Eski Zaman Bitinyalılar Devri: Bu dönemde Düzce hemen hemen ortada yoktu. Ancak Prusyas (Üskübü) mevcuttu. Düzce, düz ve geniş bir ova hatta bataklıklar halinde, Bitintyalıların oturdukları yerlerin doğusunda kalıyordu.

Roma ve Bizans Devri: Prusyas (Üskübü) ile birlikte Düzce ovası Romalılar zamanında ıslah edilerek ziraat için daha elverişli bir hale getirildi ve yavaş yavaş iskan edilmeye başlandı. Bu bölge, Romalılardan sonra Bizanslıların hakimiyetine geçti. Düzce'nin gelişmesi, parlaması bu devrenin son zamanlarına rastlar.

Osmanlılar Devri: Osmanlı İmparatorluğu zamanında Orhan Gazi'nin komutanlarından Konuralp Bey, 1323 tarihinde burayı Bizanslıların hakimiyetinden kurtararak imparatorluk topraklarına kattı. Düzce'nin Konsopa adını alması bu devirdedir. İlk ilçe merkezi Gümüşabadı'dır, ancak daha sonra ilçe merkezi Düzce'ye nakledildi. Düzce bu sıralarda ticaret ve arazi bakımından Üskübü'ü ve ilk ilçe merkezi olan Gümüşabadı'nı gölgede bırakacak şekilde gösterdi.

Cumhuriyet Devri: Bu devirde Düzce, Türkiye'nin en işlek ve zengin ilçesi oldu. D-100 karayolu ve TEM otobanının geçmesiyle ulusal ve uluslararası boyutta gündeme geldi. 17 Ağustos ve 12 Kasım 1999 depremlerinden sonra kısa sürede yeniden kalkınabilmesi için 9 Aralık 1999 tarihinde 81. ilimiz oldu.

Editör: Sakarya Gazetesi