Dünya genelinde bor rezervi açısından en zengin ülke Türkiye'dir ve bu rezervlerin %72'sine sahiptir. Ülkedeki büyük bir kısmı ise Kırka'da bulunmaktadır. Türkiye, dünyanın en büyük ve en kaliteli bor rezervlerine sahip ülkesi olarak öne çıkar ve bu durum ülkede yüksek bir bor üretimine yol açar. Türkiye'deki bor rezervlerinin önemli bir kısmını tinkal ve kolemanit gibi bor cevherleri oluşturur. Örneğin, Seyitgazi'ye bağlı Kırka'da büyük miktarda tinkal yatakları bulunur ve bu yataklar Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü bünyesinde Kırka Bor İşletme Müdürlüğü tarafından işlenir.
Bor oksitler (borat), doğal yaşamın ayrılmaz bir parçasıdır. Bitkilerin gelişimi için olduğu gibi insanlar da sağlıklı bir şekilde gelişmek için bor oksitlere ihtiyaç duyarlar. Bunun yanı sıra, bor oksitlerinin günlük hayattaki birçok üründe önemli bir rolü vardır. Bor ürünleri, uzay ve hava araçları, nükleer uygulamalar, askeri araçlar, yakıtlar, elektronik ve iletişim sektörü, tarım, cam sanayi, kimya ve deterjan sektörü, seramik ve polimerik malzemeler, nanoteknolojiler, otomotiv ve enerji sektörü, metalürji ve inşaat gibi birçok alanda kullanılır.
En büyük bor maden yatağı: Seyitgazi
Seyitgazi, madencilik sektöründe büyük bir rol oynamakta olup, özellikle bor üretiminde önemli bir lokomotif görevi üstlenmektedir. Bor, periyodik tablonun 5. elementidir ve hidrojen, lityum, helyum ve berilyumdan sonra IIIA grubunda yer alır. Genellikle bir ametal elementi olarak kabul edilmesine rağmen, bazı metalik özelliklere sahiptir ve bu nedenle zaman zaman metaloid olarak da nitelendirilir. Diğer IIIA grubu elementlerine göre yarı iletken özellikler gösterir. Borun kimyasal özellikleri, bulunduğu gruptaki diğer elementlerle beklenen benzerlik göstermez. Bu nedenle, bor daha çok silisyum ve karbonu andırır. Bor elementinin kimyasal ve fiziksel özelliklerini etkileyen en önemli unsur, atom yapısında yeterli sayıda elektrona sahip olmamasıdır.
Bor ve bileşikleri, inorganik kimyada özel bir yere sahiptir. Borun oluşturduğu benzersiz moleküler yapıların incelenmesinden elde edilen sonuçlar, kimyasal bağ teorisine önemli katkılarda bulunmuştur. Borun kompleks moleküler yapılar oluşturma yeteneği, inorganik ve organik malzemelerin geliştirilmesinde önemli bir rol oynar. Ayrıca, bor elementinin yüksek sayıda mineral ve bileşik içermesi, geniş kimyasal reaktiviteye sahip olması, çeşitli faydalı uygulama alanlarını içermesi, inorganik ve organik malzemelerin geliştirilmesinde dönüşümü rol oynaması, boru son derece ilginç bir malzeme haline getirir.
