Kandilli Rasathanesi'nde uzun süre meteoroloji gözlemleriyle ilgilenilmiş olmasına rağmen, asıl amacı bu değildi. 1923 yılında hükümete sunulan bir tebliğde, Memleket Meteoroloji Şebekesi'nin Kandilli Rasathanesi dışında kurulması teklif edilmişti. Ancak bu teklif sonuçsuz kaldı ve çalışmalar, Belçika'nın Uccle Rasathanesi örneğinde olduğu gibi Astronomi ve Jeofizik külliyesinin kurulmasına yönlendirildi. Fatin Gökmen, 11 Aralık 1924 tarihinde Milli Eğitim Bakanlığı'na yazdığı bir mektupta, zamanın doğru bir şekilde belirlenmesi ve muhafazası için gerekli olan aletlerin ve tesislerin yanı sıra deprem ve manyetizma tesislerinin de kurulmasını önerdi. Aynı mektupta, Türkiye'de ilk defa oşinografi sorununun Kandilli Rasathanesi tarafından ele alındığı da belirtilmiştir.

TÜVTÜRK’ten çarpıcı karar: Bu araçlar muayeneden geçemeyecek! TÜVTÜRK’ten çarpıcı karar: Bu araçlar muayeneden geçemeyecek!

Kandilli Rasathanei: Önemli görevleri

Aynı yıl içinde, Maarif Vekaleti Müdürler Encümeni bir karar alarak Kandilli Rasathanesi'nin Genel Müdürlüğe dönüştürülerek Darülfünun'a (İstanbul Üniversitesi) bağlanmasını kararlaştırdı. Ancak Fatin Gökmen, Kandilli Rasathanesi'nin bir rasat merkezi olduğunu vurgulayarak bu karara karşı çıktı ve ayrı bir rasathane müdürlüğü kurulmasını önerdi.

26 Aralık 1925 tarihinde çıkarılan bir kanunla, kameri aybaşları ve dini günlerin saptanması görevi de Kandilli Rasathanesi'ne verilmiştir. Bu tarih, rasathanenin önemli görevlerinden biri olarak kabul edilmiştir.

Kandilli Rasathanesi'nin eski adı

Rasathane-i Amire, başlangıçta eski adını koruyan kurum, yazı devriminden sonra "Maarif Vekaleti, Hey'et ve Fiziki Arzi İstanbul Rasathanesi" olarak anılmış, 1936 yılında ise ilk kez Kandilli Rasathanesi olarak adlandırılmıştır. Kırklı yıllarda ise ismi "Kandilli Astronomi ve Jeofizik Rasathanesi" olarak değiştirilmiştir.

Editör: Sakarya Gazetesi