İki komşu kavga etmişler, kadı olan Nasreddin Hocaya gelip birbirlerinden şikayetçi olduklarını söylemişler…
………….
Hoca birini dinlemiş ‘Sen haklısın’ demiş…
………….
Diğeri anlatınca ‘Sen de haklısın’ cevabını vermiş…
……….
Bu olaya şahit olan hocanın karısı ‘ İkisine de birden haklısın dedin. Böyle şey olur mu?’ diye sormuş…
………..
Nasreddin Hoca gülerek ‘Hanım sen de haklısın’ demiş…
……………..
Kurtuluş Pazarı sorunu 3 yıldır çözülmüyordu. Çünkü arazi bakanlığa aitti. Büyükşehir Belediyesi’ne vermiyordu…
…………
Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, AK Parti İl Başkanı Gürhan Albayrak ile birlikte bakanlığa gittiler sorunu çözdüler…
…………..
Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt bunu eleştirdi…
……….
‘Ben devlet işi ile parti işinin aynı paralelde yürümesinin yanlış olduğunu savunuyorum. Bir belediye başkanıyla il başkanı görüşmez’ dedi…
………….
Başkan Kurt haklı…
…………..
Zira devlet her vatandaşına eşit davranmalı…
…………..
‘Sen bendensin, değilsin’ ayrımı yapmamalı…
………
CHP’li belediyelerin olduğu illere üvey evlat muamelesinde bulunmamalı…
……………..
Özetle parti devleti değil, devlet baba olmalı…
…………
Ancak burası Türkiye…
……….
Bu güzel ülkemde 23 yıldır iktidar olan AK Parti…
……….
Kendisinden olmayanı pek sevmiyor…
………………….
Hizmet vermek istemiyor…
………
Eskişehir gibi muhalif illerin sorunlarına kulağını tıkıyor…
………..
CHP’li belediyeleri çeşitli yollarla engellemeye çalışıyor…
…………
İşte bu durumda da…
…………
Eskişehir’e hizmet etmek ve sorunların çözümü için…
…………….
Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce AK Parti İl Başkanıyla birlikte bakanı ziyaret etmek zorunda kaldı…
………….
Yani Ayşe Başkan da haklı…
…………..
Şimdi siz de Nasreddin Hocanın eşi gibi ‘ İkisine de haklı dedin. Böyle şey olur mu?’ diye bilirsiniz…
…………………
Ne diyelim, siz de haklısınız…
NOT: Bu arada Başkan Ünlüce ile Başkan Kurt arasında bu konu konuşulmamış. Bir araya çok geldikleri halde, konu hiç açılmamış. Bizce de iyi olmuş. Zira karşı taraf bu iki ismin arasının açılmasını istiyor…

TEMEL’İN KÖŞESİ

EL HAREKETLERİ

Durakta bekleyen Temel, gelmekte olan dolmuşa durması için işaret etmiş. Dolmuşun sürücüsü, elini havaya kaldırıp, tüm parmaklarını oynatarak ‘İçerisi kalabalık’ demek istemiş. Temel ise başparmağını, işaret ve orta parmağının arasına sokarak dolmuşa göstermiş. Minibüs sürücüsünü buna kızarak durmuş. Temel’in yanına giderek ‘Ben sana dolmuşun kalabalık olduğunu söylemek için el hareketi yaptım. Sen bana niye böyle el hareketi yapıyorsun?’ diye sormuş. Temel ‘Ben de beni araya sıkıştır, demek istedim’ demiş…