Temel'e “Issız bir adaya düşecek olsan, yanına da sadece tek bir şey olması gerekse o şey ne olurdu?” diye soruyorlar...
Temel “Hijyenik Ped olmasını isterdim” diyor.
Cevaba şaşıranlar “İyi de onunla ne yapabilirsin ki?” dediklerinde ise çu cevabı verir:
“Üzerinde yazdığına  göre, bununla ata binebilir, yüzmeye gidebilir, hatta paten bile kayabilirmişim.”
***
Büyükşehir Belediyesi, ayda bir defa olmak üzere kadınlara ücretsiz hijyenik ped desteği uygulaması başlattığını duyurmuş, Kadın Kolları Başkanı dahil bazı AK Partililer de bu duruma resmen çıldırmış!
Sosyal medya hesaplarından yaptıkları paylaşımlarla büyükşehir belediyesinin büyük bir edepsizlik yaptığını falan yazmışlar uzun uzadıya...
***
Hadi bizim Temel saf ve temiz kalpli olduğu için Hijyenik Ped'in ne olduğunu anlamamış!
Ama bizim AK Partililer, kadınların yaşadığı doğal ve biyolojik bir durum üzerinden hareketle, Hijyenik Ped'e mahremiyet falan yükleyerek fıkradaki Temel'den de resmen daha komik duruma düşmüşler...
***
Neymiş efendim: Utanılacak bir durummuş!, Ayıpmış! Gizli kalmalıymış!
Gizli kalmış, ayıp ve utanılacak onca şey varken, pazarlarda bile satılan Hijyenik Ped'ler kafaya takılmış!

BİR ŞEHİRDE OLMAZSA OLMAZ 3 ŞEY...

Bir şehirde mutlaka olması gereken üç önemli şey ne olmalı?
Bu sorunun cevabı herkese göre değişebilir.
***
Örneğin bazıları için:
Planlı bir yerleşim-Temiz ve Yeşil bir Çevre-Sıkıntısız Ulaşım imkanı olabilir...
***
Bazılarına göre de:
Nitelikli Eğitim-Aksamayan Sağlık Sistemi-Sorunsuz Toplu Taşımadır.
***
Tarih-Kültür-Sosyal Yaşam diyenler de çıkabilir, İş-Aş-Eğlence diyenler de...
Kimilerine göre:
Sanayi-Ticaret-Zenginliktir sorunun cevabı, kimilerine göre de Eğitim-Eğitim-Eğitimdir!
***
Sonuç olarak:
Bir şehirde mutlaka olması gereken üç önemli şey kişiden kişiye değişir ve bu soruya verilecek yüzlerce cevap vardır ki, bu cevapların tamamı bir şehirde olması gereken önemli unsurlardır.
***
Zira...
Bu saydıklarımızın birinin bile eksikliği şehirde sıkıntıya neden olur.
Ancak...
Tüm bu saydıklarımızın dışında bir şehirde mutlaka bulunması gereken üç önemli unsur Sevgi-Saygı ve Hoşgörüdür...
Sırf bu üçünün olması bile diğer saydıklarımızı süreç içinde mutlaka beraberinde getirir...
Eskişehir'in Sevgi-Saygı ve Hoşgörülü bir şehir olması temennisiyle...

VERGİNİN DE VERGİSİ...

Türkiye'de, başlıca vergi çeşitleri 7 başlık altında toplanıyormuş.
Bu 7 vergi başlığını,Gelir, Kurumlar, Harcama, KDV, ÖTV, Bankacılık ve Sigortacılık ile Damga vergileri oluşturuyormuş.

Bu 7 vergi başlığı altında Gelir İdaresi Başkanlığının güncel  listesine göre 200'ü aşın vergi türü bulunuyormuş.

Ekonomist Ozan Bingöl'ün çıkarttığı listeye göre ise Türkiye'de farklı alanlarda 532 çeşit vergi ve ceza varmış.

Geçenlerde uzun yıllar hem üretim yapıp hem de ticaretle uğraşan bir dostumuz söyledi...
Hesap etmiş, her ayın 30 gününün neredeyse 23 günü vergi ödediğini söyleyerek “Neredeyse her gün farklı bir vergi ödemesi yapıyormuşum” dedi.

Ne dersiniz?
“Parayı Lidyalılar, Vergiyi Sümerler, Verginin de vergisini almayı Türkler buldu” sözünü doğrulamıyor mu bu rakamlar?