Bir tüketici olarak yazıyorum bu yazıyı.

Alt yapı değişikliği nedeniyle internet için kullandığım modem değişti.

Eskisini iade etmem gerekiyor.

Etmezseniz yüklü bir miktar faturanıza yansıtılıyor.

7 iş günü içinde iade etmeniz lazım.

***

Neyse…

İş yoğunluğu nedeniyle ilk günlerde iade yapmadım.

Sürenin dolmasına bir iki gün kala, modemi iade edeceğim bir bayi arıyorum.

Tabelasında, ‘Dijital Platformun’ adının yazdığı bir yere giriyorum.

Derdimi anlatıyorum.

‘Biz alamıyoruz’ cevabı geliyor karşı taraftan.

***

Peki diyorum, nereye verebilirim?

Bana bir adres veriyorlar..

Peki diyerek verilen adrese doğru yola koyuluyorum…

O adresteki görevliye yine derdimi anlatıyorum..

‘Biz almıyoruz’ cevabı geliyor yine..

***

Peki diyorum neresi alıyor?

O da bana bir adres veriyor..

Oraya gidiyorum..

Kapı duvar..

Bayram tatiline erken girmişler diye düşünüyorum.

***

Aradan bir iki saat geçtikten sonra yeniden gidiyorum, yine kapalı..

Beni buraya gönderen yere gidip verdikleri adresin kapalı olduğunu söylüyorum.

Sonuç yok!

***

Çağrı merkezini arıyorum.

Modemi iade edemiyorum, koskoca Eskişehir’de iade edecek bir yer bulamıyorum diye derdimi anlatıyorum.

Bana adres söylüyor, gittim kapalı diyorum.

Peki iade etmezsem ne olur diyorum, faturanıza belirtilen tutar yansır diyor.. Tahmini 2500 TL civarındaymış..

Oh ne ala memleket!

***

Biraz hır gür derken konuşma sonlanıyor.

İlk gittiğim adrese yeniden gidip, verdikleri adresin cihazımı almadığını söylüyorum.

Diyorlar ki ‘almaları lazım’

Almıyorlar diyorum..

Bu böyle birkaç dakika karşılıklı devam ediyor.

Şikayet edin diyorlar..

Hava sıcak, sinirler hat safhada…

***

Son bir kez daha o adrese gidiyorum..

Bu kez başka bir görevli karşılıyor kapıda.

Derdimi yine anlatıyorum…

Biraz da sert bir şekilde..

Tamam biz alıyoruz diyor bu kez..

Ben şok!

***

Eeee diyorum ben buraya geldim almadığınızı söylediler..

‘Ya o arkadaşlar bilmiyormuş’ cevabı geliyor.

Sonunda cihazı teslim ediyorum..

***

Bir tüketici olarak yaşadığım sıkıntıyı anlatmaya çalıştım.

Bunun gibi pek çok sıkıntıları tüketiciler maalesef yaşıyor.

İş hizmet vermeye bir şey satmaya geldiğinde ışık hızıyla harekete geçen firmalar, bir şey iade etmeye ya da para iadesi almaya geldiğinde kaplumbağa yavaşlığına bürünüyorlar…

TRAMVAY YOLLARI

DAHA GÜVENLİ OLMALI

Son zamanlarda şehrimizde üzücü tramvay kazaları yaşadık.

Bu kazalarda hata kimin tabi o yargının işi.

Ama bu kazaları en aza indirmek bu şehri yönetenlerin işi.

Kentin işlek caddelerinden geçen tramvay yollarında yeteri kadar güvenlik önlemi yok gibi gözüküyor.

Özellikle İki Eylül Caddesi, Yılmaz Büyükerşen Bulvarı bunlardan bazıları. Bu noktalara bazı dokunuşlarla olası kazaların önüne geçebilir.