Dürüst olmaktan korkma!
Kaybedeceğin en fazla yanlış insanlar olur.
Dürüstlük; bütün yaratılmışlara şefkat ve merhametle yaklaşmaktır.
Fakir bir oduncu ormanda kesecek ağaç arıyordu.
Oysa her taraf ağaç doluydu.
O ise kurumaya yüz tutmuş ağaç arıyordu.
Derin bir uçurumun kenarında kuru bir ağaç buldu.
Zor da olsa kesmesi gerekiyordu.
Bu odunları satarak evine geçindiriyordu.
İstediği kadar odun kesememişti.
Geç olmuş ve oduncu yorulmuştu.
Baltayı tutmakta zorlanıyordu.
Bu yüzden balta elinden kayıp uçuruma düştü.
Baltası onun her şeyi idi.
Yeni bir balta alabilecek parası da yoktu.
Ağlamaya başladığında güzel bir kuş yanında belirdi.
Bu, Anka Kuşu'ydu.
Oduncuya yaklaştı ve ona neden ağladığını sordu.
Oduncu da durumu anlattı.
Anka Kuşu hemen uçurumdan aşağı uçtu.
Altından bir baltayla yukarı çıktı ve oduncuya seslendi.
“Baltan bu muydu?”
Oduncu “Hayır” dedi.
Anka Kuşu bir kez daha aşağı uçtu.
Bu sefer elinde gümüş bir balta vardı.
Fakat oduncu o baltanın da kendisinin olmadığını söyledi.
Üçüncü kez uçurumdan aşağı uçan Anka Kuşu, oduncunun baltasını çıkardı.
Oduncu sevinç içinde baltasına kavuştu.
Anka Kuşu bir kez daha aşağı uçtu ve önceki altın ve gümüş baltaları çıkardı. Bunları al ve sat, bunlar dürüstlüğüne karşı, Tanrı’nın bir armağanıdır.
“Dürüst olmak”
Doğruluğu benimsemek ve doğru olmak demektir.
Dürüstlük, özde, sözde, yaşayışta doğru ve tutarlı olmayı gerektirir.
Özde, sözde ve yaşamda dürüstlük insanın içinin ve dışının bir olmasıdır.
Kişi, düşündüğü ve inandığı neyse, onu söylemeli, onu yapmalıdır.