Önceki gün saat 16.00 suları, gazetemizin önünde bulunan ‘Gazete Okuyan Adam’ heykeli yanında oturuyoruz…
………………
Fotoğrafta gördüğünüz adam ile kız çocuğu yanımıza geldi. Adam zor durumda olduklarını söyledi, kendilerine yardımcı olmamızı istedi…
…………..
Biz ‘Tamam yardım ederiz, ancak sizin fotoğrafını çekelim’ dedik. Adam gazeteci olduğumuzu anladı, ‘Çekip ne yapacaksın, gazeteye mi basacaksın? Git başımızdan’ diye bağırdı…
…………….
Biz de ‘Ufacık çocuğu dilendirmeye utanmıyor musun?’ diye sorduk…
…………..
Bunun üzerine adam sırtındaki torbayı gösterdi, dilenmediklerini çöplerden atık topladıklarını söyledi…
………..
Sonra kendi dilinde konuşarak (Büyük ihtimalle bize küfür ederek) yanımızdan uzaklaştı…
…………………
Aslında o torba göstermelikti. Adam kız çocuğunu duygu sömürüsü olarak kullanıyor, resmen dileniyorlardı…
………….
Ve olayın en acı tarafı ise…
…………….
Kimse bunları görmüyor, ya da görmek istemiyordu…
………………
Ne polisi ne zabıtası ‘Bu yavrunun ne günahı var’ diye düşünmüyordu…
………..
Sadece bu adam ile kız çocuğu değil…
…………..
Eskişehir’in her köşe başlarında…
………………
Cuma günleri cami çıkışlarında…
……………
Yüzlerce çocuklu dilenciler var…
………….
Eskişehir adeta bir dilenci kenti olmuş durumda…
……………..
Ve ne yazık ki, kimse buna ‘Dur’ demiyor…

DİLENCİ-2
…………………………..
SOSYAL MEDYA
NESİN?
1934 yılında soyadı kanunu çıktı. Herkes kendisine soyadını kendisi seçtiği için, insanların bütün gizli aşağılık duyguları ortaya çıktı…
…………………….
Dünyanın en cimrileri ‘Eli açık’, dünyanın en korkakları ‘Yürekli’, dünyanın en tembelleri ‘‘Çalışkan’ gibi soyadları aldılar…
……………….. 
Her türlü yağmada hep sona kaldığım için, güzel soyadı yağmasında da sona kaldım…
………..
Bana, ortada böbürlenebileceğim bir soyadı kalmadığından, 
kendime ‘Nesin’ soyadını aldım…
………
Herkes ‘Nesin’ diye çağırdıkça ne olduğumu düşünüp kendime geleyim istedim…
AZİZ NESİN-1
…………………….
KARİKATÜR

KARİKATÜR-130
………………
GÜNÜN SÖZÜ

GÜNÜN SÖZÜZKR
………………
TEMEL’İN KÖŞESİ
PİZZA
Temel İstanbul’a gelmiş ve arkadaşları onu ilk defa bir pizzacıya götürmüşler. Garson pizzaları getirdikten sonra bölerek sıcak sıcak servis yapıyormuş. Temel’e ‘Efendim pizzanızı dörde mi böleyim, yoksa sekize mi?’ diye sormuş. Temel ‘Dörde böl, sekiz parça bana çok gelir’ demiş…