Gençliğimiz Odunpazarı’nda geçti. Mahallemizin bazı kuralları vardı…
…………….
Gençler mahallemizin kızlarına sahip çıkarlar, onları kollarlardı…
…………
Başka mahalleden bir genç, bizim mahalleden bir kıza takıldığında…
……….
Mahallemizde birkaç tur attığında…
………..
Önüne 8-10 yaşlarında bir çocuk çıkarılırdı…
………..
Bu çocuk yaşına, boyuna bakmaz, yabancı gence posta koyardı…
………..
Daha sonra mahallenin gençleri ortaya çıkardı…
……………
Önce ‘Hayırdır birader, ufak çocukla ne uğraşıyorsun’ denirdi…
………..
Sonra ‘Senin bu mahallede ne işin var?’ diye sorguya çekilirdi…
…………..
Göz dağı verilirdi…
…………
O genç bir daha bizim mahalleden geçemezdi…
………..
Akdeniz’de son günlerde yaşanan gerilim bize bu anılarımızı hatırlattı…
………..
Yunanlılarda, bizim ufak çocuk gibi boyuna, posuna bakmıyor…
…….
Efelik yapmaya kalkıyor…
………..
Çünkü Amerika ve Fransa gibi abilerine güveniyor…
……..
Ama önemli bir konuda yanılıyor…
……..
Biz yabancı bir mahallede değiliz…
……………
Kendi denizimizdeyiz…
……….
Yani bu mahallenin genci de…
…..
Efesi de biziz…
……….
Öyle abi falan dinlemeyiz…
………..
Bir gece ansızın, gideriz…
………………..
Dedelerine ne yaptıklarımızı…
…………….
Kendilerine gösteririz…

karikatür-2

*****

SOSYAL MEDYA

KÖTÜ ŞEYLER NASIL

NORMALLEŞİYOR

Zemini oluşurken seyirci kalıyoruz…
…………
Ucu bize dokunmuyorsa izliyoruz…
…………
Bizden olanlar yapınca susuyoruz…
………..
İşimize yarayınca destek veriyoruz…
………..
İtiraz eden olursa yalnız bırakıyoruz…
…………
Kendi kendine de düzelsin istiyoruz…
………………
GÜNÜN SÖZÜ

GÜNÜN SÖZÜ-3
…………………..

TEMEL’İN KÖŞESİ

Kuşum Fadimem

Fadime kumar oynarken Temel de arada sırada gidip durumu soruyormuş:
- Nasıl gidiyor kanaryam?
- Kaybediyorum.
Bir müddet sonra yine...
- Nasıl gidiyor güvercinim?
- Kaybediyorum.
Bu konuşma bülbülüm, serçem diye devam edince Cemal sormuş:
- Neden karina hep kuş adlarıyla hitap ediyorsun?
- Bu kadar kişinin içinde kuş beyinli diyemem ya! diye fısıldamış Temel.