Yarım asrı aşkın bir süredir Eskişehir’de yaşıyoruz.  37 yıldır gazetecilik yapıyoruz…
……..
Yani Eskişehir’in geçmişini de…
………..
Bugünlere nasıl geldiğini de iyi biliyoruz…
……………..
90 yıllarda Eskişehir kasabadan farksızdı… 
…….
Kışın çamuru yazın tozu eksik olmazdı…
…………..
Bugün gondol ve tekne gezileri yapılan Porsuk,…
…….
Bir gün kırmızı, ertesi gün sarı akardı…
…….
Çünkü basma fabrikasının atığı Porsuk’a karışırdı…
……………..
Bir tane bile 5 yıldızlı otelimiz yoktu…
………..
Bugünkü Odunpazarı, varlıklı insanların terk ettiği, yıkık evlerin bulunduğu varoş bir mahalleydi…
…………..
Bugün birçok otel ve AVM’lerin bulunduğu Tepebaşı, fabrikalar bölgesiydi…
……………
Doğalgaz olmadığı için kalitesiz kömür yakılıyordu. İnsanlar zehir soluyordu…
…………
İki Eylül ve İsmet İnönü (Doktorlar) Caddesi araç trafiğine açıktı. Her gün kaos yaşanırdı…
……………..
Bizler o günler…
……….
Eskişehir’de böyle bir değişim olacağını…
……….
Eskişehir’in her yıl bir milyon turist ağırlayacağını…
………….
‘Vizesiz girilen Avrupa Şehri’ olarak anılacağını…
………..
Rüyamızda görsek inanmazdık…
……………..
Eskişehir böyle bir değişim yaşanırken…
…………………
Diğer iller Eskişehir’e imrenerek bakarken…
…………..
AK Parti Eskişehir Milletvekili Nebi Hatipoğlu Eskişehir’i kötülemiş…
…………….
Güzel kentimiz için ‘Çöp, çamur, çukur’ demiş…
……………..
Eskişehirliler kentlerini seviyorlar…
…………..
Şehirlerini kötüleyenlere kızıyorlar…
…………….
Ve bunu yapanları…
………………
Siyaset çöplüğüne yolluyorlar…
………..
Nebi Bey, AK Parti’nin Eskişehir’deki geçmişine bakarsa…
…………
Bunu daha iyi görebilir…

TEMEL’İN KÖŞESİ

Vazo
Temel'in küçük oğlu evde bulunan tarihi vazoyu paramparça etti. Temel çok kızdı ve dayanamayıp, aldı eline sopayı. Tam dövmeye başlayacaktı ki Fadime araya girdi;

'Ne olur' dedi.'Dövme. Bu kez affet. Bir daha aynı şeyi yaparsa iki kez döversin.'

Biraz durdu Temel ve başladı bağırmaya;

'İyu de Fadime pen kirmasu içun aynu vazoyu nereden pulacağim söyle bağa?'