Türkiye genelinde olduğu gibi Eskişehir’de de mültecilerin karıştığı olayların sayısı her geçen gün artıyor…
…………
Eskişehir’de 20 binden fazla mülteci yaşıyor…
……………
Bunlar artık kavga, yaralama hatta cinayet olaylarıyla karşımıza çıkıyor…
……………….
Önceki gün de Huzur Mahallesi’nde iki mülteci aile birbirine girdi. Bıçaklar, satırlar hava da uçuştu, ortalık kan gölüne döndü…
……….
Bu haber gazetemizde yayınlandıktan sonra bu mahallede oturan çok sayıda vatandaş telefon etti…
……………
Huzur Mahallesi’nde artık huzurun kalmadığı söylendi…
…………
‘Mülteciler gruplar halinde dolaşıyorlar, hava karardıktan sonra sokağa çıkmaya korkuyoruz’ denildi…
……………
Mülteci sorunu her geçen gün büyüyor…
…………………
İnsanlar artık ‘Bu kadar misafirlik yeter, bunlar ülkelerine geri gönderilmeli’ diyor…

…………………….
TÜRK DÖNERİ
Almanya’da Türk döneri seçim malzemesi olmuş…
…………
Pazar günkü seçim öncesinde iktidar partisi döner fiyatlarını düşürmeyi vaat ediyormuş…
…………
Muhalefet ise dönerci sayısının sınırlandırılmasını savunuyormuş. Buna kentteki Türk dönerciler de destek veriyormuş…
………..
Alman Cumhurbaşkanı Steinmerier de, nisan ayında yaptığı Türkiye ziyaretinde döner kesmişti…

…………………
BURASI TÜRKİYE!

Deprem kabini üreten bir firma Hatay’da 5 katlı binanın yıkımı sırasında, skandal bir teste imza atmış…
………..
Yıkılacak binaya içinde insan olan kabin konulmuş. Yıkım ekibine de kabinin içinde insan olduğu söylenmemiş…
…………….
Yıkım sonra kabin içindeki denek sağ salim çıkmış ama adeta ‘Ölümle dans eden’ firma hakkında soruşturma başlatılmış…
…………..
Ne diyelim, burası Türkiye…
……………..
Canımız sudan ucuz!

……………………
KARİKATÜR

………….
GÜNÜN SÖZÜ

…………
TEMEL’İN KÖŞESİ
Doğanın Dengesi
Temel ormanda ağaç kesiyormuş, o sırada çevreciler de ormanda yürüyüşe çıkmışlar, Temel'i bu vaziyette görünce bir güzel pataklamışlar. Temel üstü başı perişan halde köye dönerken Dursun'a rastlamış, Dursun;
- Ula Temel bu ne hal böyle? diye sormuş, Temel de anlatmış;
- Ormanda ağaç keseydum, birden kalabaluk pir grup Doğan'ın yengesini bozmişum diye dövdü peni, halbuki ne Doğan'ı taniyruuum, ne de yengesuni...