2010 Yılların başlarında, FETÖ’cü polisler tarafından iki cep telefonumuz dinlenmişti…
………………….
Polisler birinci telefonumu dinleme izni almak için bizi ‘Türk İntikam Tugay’ı Terör Örgüt Üyesi’ olarak göstermişlerdi…
………………
Bu örgüt Türk-Kürt savaşı çıkarmak için kurulmuş…
…………….
Ama böyle bir örgüt yoktu…
…………….
İkinci telefonumuzu dinleme izni almak için de ‘Suç örgütü üyesi’ yapılmıştık…
…………
Bu suç örgütü de her türlü yolsuzluk, rüşvet, iş adamlarından tehdit ile çek, senet alma gibi suçlar işliyordu…
…………….
FETÖ devrilip, olay ortaya çıktığında…
…………….
İçişleri bakanlığı müfettişleri bizlere bunları anlattığında…
…………..
‘Vay be abi sen neymişsin?’ demiştik…
…………
O polisler sadece bizi değil, o zamanların Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, ailesi ve çevresi ile birlikte…
…………
Eskişehir’de yaklaşık 125 önemli ismi dinlemişlerdi…
……….
Bunlardan çoğu polislerden şikayetçi olmadığını söylemişti…
……………..
Biz ise mahkeme de ‘Biz sadece bu polislerden değil…
………….
O polislere dinleme izni veren hakimlerden…
……….
O hakimleri bu göreve getirenlerden de şikayetçiyiz’ demiştik…
……….
Mahkeme hakimi bu sözlerimizi sevmemişti…
…………..
‘Şikayetiniz buradaki sanıklarla sınırlı’ demişti…
…………
Biz ‘Yine de sözlerimizin kayda geçirilmesi istiyoruz’ dememize rağmen…
……………………
Söylediklerimiz kayda geçirilmemişti…
………………
Ve o polisler hala hapisteler…
……………
Ekrem İmamoğlu hakkında da şu anda iki suçlama var…
……………..
Terör ve yolsuzluk…
…………
Tabi İmamoğlu davası, daha farklı!
………………
Bizimkiyle ilgisi ve pek benzerliği yok…
……….
Nedense bize o günleri hatırlattı işte!
……………………
FOTO ŞAKA: Ne ben mi, ben mi görüşeceğim? Ha tabi, tabi ben görüşeceğim. Görüşeceğim de ne diyeceğim? Haaa, ‘Türkiye’de yargı bağımsız falan’ mı diyeceğim…
……………
KARİKATÜR
……………..
GÜNÜN SÖZÜ
………………
TEMEL’İN KÖŞESİ
SİNEKLER
Temel ile Fadime yaylaya çıkmışlar. Açık havada uyumak istemişler ama sivrisinekler bir türlü uyutmamış. Çareyi yorganın altına saklanmakta bulmuşlar. Bir süre sonra yanlarına ateş böcekleri gelmiş. Temel bir ara başını çıkarıp ateş böceklerini görünce hemen kafasını yorganın altına sokmuş ve Fadime’yi dürtmüş. –Ula Fadime, sivrisinekler ellerinde fenerlerle biri ariler…’