Geçtiğimiz Cuma günü Büyükşehir Belediye Meclisi’nde belediye logosunda değişiklik yapma kararı alındı…
………….
Yılmaz Büyükerşen, 1999 yılında göreve geldiğinde yarışma açmıştı ve logo o şekilde belirlenmişti. Yani logonun mimarı Büyükerşen idi…
……………
Bu değişime nasıl tepki vereceğini merak ettik, kendisine telefon ettik…
……….
Sayın Büyükerşen’in bu konudaki açıklamalarını bugünkü gazetemizin manşetinde okuyabilirsiniz…
………………..
Bu nedenle biz köşemizde gözlemlerimizi aktaralım…
……….
Öncelikle Yılmaz Hoca kızgındı, deyim yerindeyse ateş püskürüyordu…
……………….
Ayşe Başkana yakın olan bazı isimleri, ‘kültürsüz ve yeteneksizler grubu, zıpırlar’ olarak suçluyordu...
………..
Başkan Ünlüce’yi bu kişilerin yanlış yönlendirdiğine inanıyordu…
……………
Ve ‘Hayatımı adadığım şehir için hicap duyuyorum’ demesi ise çok üzüldüğünü gösteriyordu…
…………
Biz kendisine ‘Hocam bu logonun mimarı olarak…
…………….
Bu kenti 25 yıldır yönetmiş bir belediye başkanı olarak…
…………..
Ve başkanın danışmanı olarak bu size sorulmadı mı? Danışılmadı mı?’ diye sorduk…
……….
Bırakın sorulmayı haber bile verilmemiş…
…………
Bizce yanlış yapılmış…
………..
Zira logo değiştirilmek istenebilir…
……………
Görünümü sadeleştirilebilir…
…………..
Daha dijital hale getirilebilir…
……….
Bunların hepsi yapılabilir…
……….
Ama Yılmaz Hoca’nın fikri sorulabilir, görüşü alınabilirdi…
…………..
Bu nedenle Yılmaz Hoca alınmakta ve kızmakta haklı…
……….
Biz Yılmaz Hoca’nın bu kenti adeta yeniden yaratan…
………….
Büyük vizyon sahibi biri olduğunu biliyoruz…
………..
Ayşe Başkanın da bu kent için çok çalışacağına…
…………
Ve önemli hizmetler yapacağına inanıyoruz…
……….
Yani bizce ikisi de büyük ve önemli isimler…
…………..
Logo değişimi ise küçük işler…
………
Bizce bu sorunu kendi aralarında…
……………
Bir şekilde çözerler…
NOSTALJİ
90’lı yılların sonu, İki Eylül Caddesi… O zamanlar bu cadde trafiğe açıktı ve trafik bu haldeydi.
TEMEL’İN KÖŞESİ
BAVUL
Alman, Fransız ve bizim Temel yurt dışına gidiyorlarmış. Alman’ın bavulunu açmışlar, 7 tane iç çamaşırı var. Neden?’ diye sorulduğunda ‘Hafta da 7 gün var. Her gün bir iç çamaşırı’ demiş. Fransız’ın bavulunu açmışlar 8 tane çıkmış. Fransız ‘Biri yedek’ demiş. Temel’in bavulunu açmışlar, 12 tane iç çamaşırını görünce şaşırmışlar. Neden?’ diye sordukların da Temel ‘Ocak, şubat, mart…’ diye saymaya başlamış…