-Ekonomide sıkıntı ve kriz yaşandığını bir türlü kabullenmeme...
-Bizzat sebep oldukları krizin faturasını çalışan ve özellikle de emeklilerin sırtına yıkma...
-Çoklu maaşlar alanların ve sebepsiz zenginleşenlerin sürekli göz önünde olarak parti adına söz sahibi olması.
-İnsanların asıl gündemini ısrarla görmezden gelip kendi gündemini dayatma.
-Herkesin üzerinde “Bu kadar da olmaz” dediği hukuksuzluğun ardından hukuk devleti vurgusunu yapma...
-Gençlerin yaşadığı gelecek kaygısına kayıtsız kalma...
-İtibardan tasarruf olmaz tavrı ve söyleminin devam etmesi ve yarattığı rahatsızlık...
Ve bunun gibi yüzlerce tutum ve davranış, AK Parti'nin artık halktan tamamen koptuğunu gösteriyor.
Zaten son yapılan 2024 yerel seçimlerinde ikinci parti konumuna düşme nedenlerinin başında da, AK Parti'nin halktan koparak uzaklaştığı gerçeği geliyor...
AK Parti her geçen gün halktan koparken, CHP'nin tam tersine halkla yakınlaştığı bir süreç yaşanıyor...
Saraçhane eylemlerinde gençlerin yönlendirmesine uyması, oy anlamında en zayıf olduğu Yozgat'ta çiftçilerin çağrısına uyarak kendisinin bile hayret ettiği bir kalabalık karşısında bir miting gerçekleştirmesi bile bu yakınlaşmayı ispatlıyor...
Siyasette, halktan kopanların kaybettiği, halkla yakınlaşanların ise kazandığı bir denklem var...
Görünen o ki AK Parti de CHP de son günlerde bu denklemi adeta zorluyor...
Sanki; iktidar halktan koptuğu için AK Parti'den uzaklaşıyor, halka yakınlaştığı için CHP'ye yürüyor...
MORALİ BOZUK OLAN HERKESİN MORALİ BOZULSUN İSTİYOR İYİ Mİ?
Ülkenin siyasal ve düşünce anlamında ikiye bölünmesi ve bu durumun sürekli körüklenmesi, toplumda fena bir hastalığın yayılmasına neden oldu.
Bu hastalık şu sıralar kendini yoğun bir biçimde sosyal medyada gösteriyor.
***
Oldukça masumane paylaşımlar bile sosyal medya üzerinde linç sebebi haline geldi.
Bir fikrinizi söylemeye falan kalkmayın…
Anında sizi aforoz edecek birileri mutlaka çıkıyor.
***
Söylediğinizin doğru ya da yanlış olduğuyla hiç kimsenin ilgilendiği bile yok.
İnsanlar “biri bir paylaşımda bulunsa da bütün hırsımı ondan çıkartsam” diye klavye başında bekliyor
***
Örneğin:
Sosyal medyada öylesine ruh hastaları var ki, o gün morali bozuksa, herkesin moralinin bozuk olmasını istiyor.
Morali düzgün olan birine tahammül dahi olmuyor.
KAZIM KURT'U ELEŞTİRMEK DAHA KOLAY DEMEK Kİ...
Geliri Eskişehirspor'a kalacak olan Yerel Ürünler Festivaline karşı çıkan...
“Eskişehir esnafı zarar ediyor. Dışarıdan gelip bu festivalde tezgah açanlar, Eskişehir'in parasını alıp götürüyor” diyen...
Kamu kurumlarını harekete geçirerek festival alanında denetim üzerine denetim yaptıran...
Söz konusu festivale izin veren Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt'a bildiğiniz çemkiren Ticaret Odası'nın normalde:
-AK Parti İl Başkanı Gürhan Albayrak'ın ”Ziraat Türkiye Kupa Finali Eskişehir'de yapılmayacağı için şehir esnafı ve tüccarının en az 200 milyon lira kaybı var” sözlerine destek çıkması gerekmiyor muydu?
***
Demek ki Ticaret Odası için; Kazım Kurt'u “Esnafı mağdur ediyor” diye eleştirme cesareti, AK Parti İl Başkanının “Esnaf kaybetti” sözlerine destek çıkma cesaretinden daha risksiz ve daha kolaymış.