-Üretimin tanımı eskiden sermaye ve emekten ibaretti. Şimdi ise bu ikisinin yanına en az bunlar kadar önemli bilgi geldi. 
***
-Özellikle Japonya ve Güney Kore’nin sosyal alanda ve özellikle de ekonomik anlamda yaptığı atılımın tamamen bilgi tabanlı olduğunu söylemeye gerek bile yok.
***
-Bu ülkeler1960’larda bilim kentleri kurmuşlar. Laboratuarlar kurulmuş, fonlar bulunmuş, birbiri peşi sıra araştırmalar yapılmış. Kurulan bu bilim kentleri sayesinde her iki ülkenin de geldiği nokta ortada...
***
-Bunu niye Türkiye’de, Eskişehir’de yapmıyoruz? Ülke olarak bunu yapmada ne kadar gecikmiş olursak olalım, bugün yapacağımız yarını kurtaracaktır.
***
-Eskişehir’de 3 tane üniversite var, bu şehrin bunu yapabilecek altyapısı var, kurulacak bilim kentinin giderleri 3 üniversite tarafından karşılanıp, devlet desteği de alınabilir.
***
-Bizlerin bir hedefi varsa, bir yerlere ulaşmak istiyorsak, Dünya’ya “biz de varız” diyeceksek bu ancak bilgiyle, bilgiye ulaşmakla olacak. Başka hiçbir yol yok.
-Söz konusu proje hayata geçirildiğinde ülke için de Eskişehir için de ne denli Kıymetli olacağını söylemeye dahi gerek yok…

***
Yukarıdaki öneri Osmangazi Üniversitesi önceki dönem rektörlerinden Kemal Şenocak'a aitti.
Rektör olarak atandığının birkaç ay sonrasında yapmıştı bu öneriyi...
-”Dahası projenin bu şehirde hayata geçirilmesinin önünde engel de yok”demişti...
****
kendisini dinledikten sonra “Bu şehrin kibirini küçümsemeyin” diye bir tavsiyede bulunmuştuk kendisine...
Şehrin kurumları arasında yaşanan bu kibrinin en mükemmel projeleri bile engelleyebileceğini hatırlattık.
Vallahi haklı çıktık...
Yapılan uğraşlara rağmen Eskişehir'e çok da yakışacak proje söylendiği gibi kaldı.
Her zaman olduğu gibi bilgi kibre yine yenildi! 
Halbuki biraz üzerine düşülseydi, bu şehir ülkenin ilk “Bilim Kenti” olabilirdi...

ALBAYRAK BİR DE DİĞER SİYASET ÜSTÜ KONULARA DA BİR EL ATSA MI ACABA?

Porsuk Barajından alınan kullanma suyuna alternatif olarak Sakarbaşı'ndan getirilecek su projesi ile ilgili bir açıklama yapmış AK Parti il başkanı Gürhan Albayrak...
***
“Su meselesi partiler üstü meseledir. O yüzden biz bu konuda üzerimize düşen ne varsa yapmaya hazırız” demiş kısaca.
***
Söyledikleri doğru...
Su meselesi gerçekten siyaset üstü bir mesele.
Bu konuda belediye de hükümet de üzerine düşeni, üstelik birbirlerine topu atmadan yapması gerekiyor.
***
Ancak...
Tıpkı su meselesi kadar şehir için önem taşıyan ve siyaset üstü olan bazı ihtiyaçlar var...
Örneğin, mevcut çevre yolu yetersiz olduğu için alternatif çevre yolunun biran önce yapılması zorunluluğu var bu şehirde.
***
Başlayan ilçe yollarının biran önce yapılması gerekliliği var...
Kendisi de sanayici olarak çok iyi biliyordur, Eskişehir'in biran önce demiryolu ile limana bağlanması ihtiyacı var.
***
Hatta...
Yurt içi uçak seferlerinin başlaması, Küçük Sanayi Sitesinin taşınması, Afet Reiskli Alanların dönüşmesi ile ilgili sıkıntılar var.
***
Hani diyoruz ki; AK Parti il başkanı siyaset üstü olduğunu söylediği su meselesine yaklaştığı gibi yukarıda saydığımız diğer siyaset üstü meselelere de bir el atsa da şehrin tamamını ilgilendiren bu siyaset üstü konularda da hükümetinin elinden geleni yapmasını bir şekilde sağlasa...