Peki neden sorgulamaz ki insan kendini? 
Bence bunun tek bir cevabı var: Korkuyoruz! 
Gerçekleri duymaktan, bilmekten hoşlanmayacağımız ne varsa onlara sırtımızı 
dönüyoruz. Korkularımız bizi tutsak eder, özgürlüğümüzü elimizden alır diye 
kendimizi sorgulayamıyoruz. Yaşamak istiyorsak tek çıkış yolumuz var : Cesur 
olmak, sorgulamak ve sonunda özgürleşmek… 
Her zaman soru sormaktan vazgeçmeyin derler. Sorduğunda da doğru cevabı 
vermezler. İlkokula gidinceye kadar aile bireylerimizi soru sorarak bıktırmışızdır. 
Merak insanı soru sormaya yönlendiriyor. Aile içinde sorduğumuz sorulara verilen 
cevaplar her zaman doğru olmaz! Hele de bu sorular cinselliğe yönelikse! Sen 
kendini tanımaya çalışırsın, aile büyüklerinin sorularına verdiği cevapları doğru kabul 
edersin. O yanlışların doğrusunu büyürken öğrenirsin. 
İlkokulda yazmayı ve sayı saymayı öğrenirken arkadaşlıklar kurmaya başlarız. 
Seçtiğimiz arkadaşlarla da yavaş yavaş sosyalleşmeye başlarız. Büyüdükçe 
duygularımızı bastırmayı öğreniriz. Büyüdükçe gerçekler canımızı sıkmaya başlar. 
Her yeni güne iyi olacak gözüyle bakarız! İyi oluyor mu? Neredeee... Onun için 
boşuna bekleme hiç? Zor be dostlar toplum içinde olmak. Yanıltır seni o masum 
bakışlı insanlar. Şeytan bile o bakışa hayran kalır da o insanı ayakta alkışlar. 
Duyduğumuz her şey o insanın görüşüdür. Gerçek olmayabilir. Gördüğümüz her şey 
bir bakış açısıdır. Sana göre bana göre değiştiği için hakikat değildir. Onun için canın 
yana yana öğrenirsin zamanla kimlere ne kadar değer vermen gerektiğini. Hayat seni 
olgunlaştırır. Tam aklınla değil yüreğinle karar vermeyi öğrenirsin ama ömür biter.