Biz mavi önlüklere yetişemedik.
İlkokulda siyah forma giydik.
Tek beyaz olan kolalı yakalarımızdı.
Günümüzde yırtık giysilerin moda sayılacağını tahmin edemediler herhalde...
Öğretmenlerimiz giydiklerimiz için yamalı olsun, ama yırtık olmasın diye öğüt verirdi.
Şimdi; renk model serbest...
****
Bizim zamanımızda kolej yoktu.
Özel okullar çok sonra çıktı.
İlk, orta, lise vardı.
Okul öncesi eğitim yoktu.
****
Eğitim sistemi belliydi.
5+3+3...
Biz devlet okullarında eğitim gördük.
Devlet okullarından mezun olduk.
****
İlkokulda tek tip giysilerimiz vardı.
Zengin, fakir ayrımı yoktu.
Herkes eşitti.
Saçlarımız 3 numaraydı.
Saçını uzatanlar. tırnaklarını kesmeyenler, temizliğine dikkat etmeyenler eve gönderilirdi.
****
Orta öğretimde 60'lı yıllardan sonra faytoncu şapkasına benzer şapkalar giymeye başladık.
Şapka okula giriş bileti gibiydi...
Kimse neden şapka giymek zorunda olduğumuzu bilmiyordu.
Sanırım Milli Eğitim Bakanlığı böyle bir karar almıştı.
Okul yöneticileri sık sık şapka kontrolü yapardı.
Şapkası olmayan derslere alınmazdı.
Özellikle sıcak ve güneşli havalarda şapka takmak can sıkıcıydı.

********

KURAL TANIMAYANLAR... 

Şehirden günlük manzaralar.
Trafikte hergün aynı şeyler yaşanır.
Kırmızı ışıkta beklersiniz.
Bazıları beklemez, basar gider.
Özellikle kurye motosikletliler.
Daha çok da ticari araçlar.
Onların her zaman acelesi vardır.
Kural tanımazlar...
****
Yasaktır bilirsiniz, o yüzden trafiğe kapalı olan alanlara ve tramvay yoluna girmezsiniz.
Resmi, ticari araçlar, bisiklet ve motosikletliler.
Onlar girer.
Trafik kuralları onlar için geçerli değildir.
****
Trafikte konvoy halinde ilerlemek yasaktır.
Ama; nedense bu yasağa uyulmaz.
Gelenek denilerek düğünlerden önce konvoy yaparlar.
Hep birikte korna çalarlar.
Çevredekilerin rahatsız olabileceğini, trafikte kaos yaratacaklarını hiç düşünmezler.
Kuralları takmazlar...