50 yıl önce aldığın emekli ikramiyesi ile başını sokaca bir ev satın alabiliyordun.
****
50 yıl önce aldığın emekli aylığı ile, zeytinyağını teneke ile, unu ve şekeri çuvalla alabiliyordun.
****
50 yıl önce çarşı pazar fiyatları uygundu.
TUİK diye bir şey icat edilmemişti.
Enflasyon oranı diye bir şey yoktu.
****
50 yıl önce emekliye zammın dışında ülkenin zenginleşmesi üzerinden refah payı verilirdi.
****
50 yıl önce emekli, sinemaya, tiyatroya gidebiliyor.
Haftada bir iki ailecek dışarıda yemek yiyebiliyor.
Yazın tatile çıkabiliyordu.
****
50 yıl önce bonkördü emekli.
İçilen çayların hesabını yapmaz, kahveciye 'çaylar benden' diye seslenirdi.
Lokantada masanın hesabını ödemek için adeta yarış yapılırdı.
****
50 yıl önce bir aile tek emekli maaşı ile yaşamını sürdürüyordu.
Bugün ailede iki üç maaş bile yetmiyor...
****
50 yıl önce emeklinin ekonomik özgürlüğü vardı.
Bugün ekonomik tutsak emekli.
Bırakın çay kahve içmeyi.
Sinemayı, tiyatroyu.
Tatile gitmeyi.
Evden dışarıya çıkamıyor...
****
50 yıl önce emekliye tepeden bakan bir yönetim yoktu.
Yönetenlerle halk arasında uçurum bu kadar derin değildi.
Yöneticiler halden anlardı.


ES-ES'İN VERGİ VE SGK BORÇLARI... 

Eskişehirspor yıllar var, artı değer üretemiyor.
Sürekli tüketiyor.
Kongreye giderken mangalda kül bırakmayanlar, iş ödemeye  gelince arazi oluyorlar.
Kulübün geçmişten gelen borçları ortada.
443 milyon 459 bin TL.
****
O borcun önemli bir bölümü de, devlet kurumlarına olan borçlar.
Kulübün Vergi borcu 33 milyon 391 Bin , SGK Borcu 13 milyon 884 Bin TL.
Toplamda 47 milyon.
Yasal olarak bu borcu ödemesi gerekenler dönem dönem görev yapan kulübün yöneticileri.
****
2016'da bir liste çıkarılmış, Eskişehirspor'da yöneticilik yapanlardan kendi dönemlerine ait SGK ve vergi borçlarını ödemeleri istenmişti.
Şimdi; 2016 sonrası SGK ve vergi alacakları gündeme geldi.
Bakalım bu defa yöneticiler sorumluluklarının gereğini yerine getirecekler mi?