Bu dünya düzeninde kolay yoldan para kazanmanın yaygınlaştığı ortamda, kazanılan
paranın legal yoldan kazanılıp kazanılmadığını sormak ayıp kabul ediliyor.
Çalışmadan para kazanarak yaşayanların akıllı insanlar olarak görüldüğü bir
ülkedeyiz. Alın teriyle kazanılan helal kazancın zamanı geçti. Kazan da nasıl
kazanırsan kazan zamanı bu zaman.
Kültürü erozyona uğramış bizim gibi ülkeler; yaşamlarında başka kültürlerin
etkisinde kalırlar ve kültür değişikliklerinin sıkıntısını çekerler. Bizim ülkemizde de
ilimsiz, bilimsiz cahilleri baş tacı yaparsan, adaletten söz etmeye hakkın olmaz. Hele
de adaletsiz zalimlerin, nereden geldiği bilinmeyen uyuşturucunun para gücünü
elinde bulunduran bu insanların çok olduğu devirde; kültürden, örften, namustan ve
adaletten söz etmek mümkün mü?
Adil değiliz, olmak için de uğraş vermiyoruz. Çünkü adalet herkese karşı adil değil ki
bana adil olsun! İşte bu devrin insanından duyacağınız sözlerin özetidir bu
yazdıklarım. İnsanlığın paraya yenilmediği zamanlar da, kendi çıkarı dahi
zedelenecek olsa o devrin insanları adaletten ayrılmazlardı. “Adil olacaksınız ve
hiçbir zümreye veya kişiye; ünvanından, zenginliğinden dolayı ayrıcalık
göstermeyeceksiniz.” İşte bu tırnak içindeki o söz, bu zamanın sözü olamadı.
Zaman; çıkarcıların karşılıklı pazarlıklarıyla geçti de adaletin haberi bile olmadı!
Çıkar dediğin ne ki be can? Bu dünyada edindiğin üç beş bina, istiflenmiş bol sıfırlı
paralar mı? Yoksa sende mi öyle zannediyorsun? Öyle zannediyorsan sana da
yazıklar olsun.