Yoksulluğu istatistiksel açıklamaya çalışıyorlar.
Gülmemek için kendimi zor tutuyorum.
Bunun dinle inançla, istatistikle ne ilgisi var? 
Kardeşim! Yoksulluk açlıktır demektir.
Bunun tarifi olmaz.
İnsanımız aç! Bu kadar basit.
 

Yoksulluk nasıl mı başlar?
Oku da anlamaya çalış. 
Aranan ve bir türlü bulunamayan iş başvuruları. 
Netice mi? “Biz size döneriz.”
İş yoksa, aş da yoktur Bu kadar basit. 
Yoksulluğun ilk vurduğu yer ailedir. 
Eskilerin deyişiyle “Yoksulluk evin kapısından içeri girmesin. 
Adalet, hoşgörü, mutluluk ve İffet bacadan çıkar gider” derler. 
Sen hem aç, hem de adil olacaksın diyorlar. 
Adama deli derler kardeşim. 
Aç insan bir yere kadar açlığa dayanır. 
Sonrası..sonrasını bana sorma! 

Küçük çocuk annesiyle çöp bidonlarını karıştırır.
Yiyecek bir şeyler ararken; çaresizlik içinde annesine sorar. 
“Anne biz ölünce açlık çekecek miyiz?” 
Anne hemen cevap verir: Olur mu yavrum? 
Biz öldüğümüzde cennette gireceğiz.
Cennette öyle şeyler yiyeceğiz Kİ
Bu dünya da kimsenin yiyemediği şeyler olacak.
“Anne o zaman hemen ölelim. 
Ben taze bi ekmeğe razıyım”