Son yıllarda orman yangınlarının artması, sadece ülkemizde değil, dünyanın dört bir yanında ciddi bir sorun haline geldi. Orman yangınları, doğanın bize gönderdiği bir feryat, belki de çığlık halinde bir uyarıdır. Ancak bu uyarıları yeterince dikkate alıyor muyuz?
***
Ormanlar, canlılar için hayati bir öneme sahip. Onlar, ekosistemimizin temel taşları, havanın oksijen deposu ve doğal yaşamın sığınağıdırlar. Ancak her geçen gün, doğanın bu muhteşem yapılarına verdiğimiz zararla, kendi sonumuzu hazırlıyor olabiliriz. Endüstriyel gelişim, plansız şehirleşme ve artan nüfus baskısı ormanları her geçen gün tehdit etmeye devam ediyor. Bu tehditler, iklim değişikliğinin de etkisiyle daha sık orman yangınlarına neden oluyor.
***
Orman yangınları, hem doğal yaşamı tehdit ediyor hem de insan yaşamını tehlikeye atıyor. Çoğu zaman yangınların ardından gördüğümüz manzara; yok olan yaşam alanları, telef olan hayvanlar ve zarar gören insanlar oluyor. Ancak belki de en üzücü manzara, doğanın tekrar eski haline gelmesinin ne kadar zor olduğudur.
***
Her bir ağaç, yıllarca büyüyerek ormana katkıda bulunuyor. Ancak bir yangın, saniyeler içinde bu yılların emeğini yok edebiliyor. Bu nedenle yangınların önlenmesi, sadece yangın söndürme çalışmalarıyla değil, aynı zamanda doğru orman yönetimi, eğitim ve farkındalık çalışmalarıyla mümkündür.
***
Orman yangınlarına karşı alınabilecek tedbirler, aslında oldukça basit. Özellikle piknik alanları ve ormanlık bölgelerde açık ateş yakmamak, sigara izmaritlerini doğaya atmamak, kamp yaparken ateş yakmamak gibi basit önlemler yangın riskini büyük ölçüde azaltabilir. Ancak bu basit önlemlerin yanı sıra, devletin ve ilgili kurumların da yangın söndürme ekipmanlarına, eğitime ve bilinçlendirme kampanyalarına yatırım yapması şart.
***
Orman yangınları sadece bir ülkenin değil, tüm dünyanın sorunu. Hepimiz, ormanları korumak ve yangınlara karşı önlem almak adına üzerimize düşeni yapmalıyız. Unutmayalım ki, doğaya verdiğimiz zarar, eninde sonunda bize geri döner. Bu nedenle ormanlarımıza sahip çıkalım ve gelecek nesiller için daha yeşil  bir Eskişehir, daha yeşil bir Türkiye daha yeşil bir dünya bırakalım.

Yukarıdaki satırları yazalı tam 10 ay olmuş... Bugün baktığımızda ise yine ciğerlerimiz yanıyor... Eskişehir Valiliği bir karar alarak ormanlık arazilere girişi 15 Eylül tarihine kadar yasakladı. Bence doğru bir karar. Çünkü en ufak bir hata bizi yüzlerce yıl geriye götürüyor. Tekrar hatırlatmakta fayda görüyorum.  Gelecek nesiller için daha yeşil  bir Eskişehir, daha yeşil bir Türkiye daha yeşil bir dünya bırakalım....