CHP Pazar toplantısı yapmış, Eskişehir’de seçim startını vermiş!
Toplantının yapıldığı salonda çekilen fotoğraflara baktık, salonun yarısı boş koltuklar!
***
CHP’nin Eskişehir’de 2 milletvekili, 7 belediye başkanı, 45 meclis üyesi ve 600 delegesi var.
Salonda ise 150 CHP’li var yok!
***
Bırakın üyeleri, yukarıda sayılarını verdiğimiz partinin tüm seçilmişleri toplantıya gelse salon almayacak!
Ama gelin görün ki salonun yarısı dolu, diğer yarısı boş!
***
Artık duyurulamadı mı yoksa “biz kendi kendimize yapalım da, ‘yapmadı demesinler’ diye mi düşünüldü” bilemiyoruz.
Fakat salonun doluluğuna baktığınızda bir özensizlik, bir ciddiyetsizlik, bir “kervan yolda düzülür” anlayışının olduğu açıkça görülüyor.
***
Demek ki CHP’de “Şimdi bu havada iktidara falan kim yürüyecek? İktidar gelecekse kendi ayaklarıyla bize gelsin” havası hakim!
Baktığınızda seçim startı veriliyor ama merak yok, ilgi yok, heyecan yok, salonda partinin seçilmişleri bile yok!
***
CHP keşke parti binasında yapsaydı o toplantıyı!
Zira…
Doldurulamayacak salona gerek yok!
***
NOT- Şimdi bunları yazdık diye bazı CHP’liler “Dünyanın hiçbir yerinde iktidar dururken muhalefet eleştirilmez” diyerek bize yine tepki gösterecek. Ama bu tepkiyi gösterenler, bugüne kadar olduğu gibi “Dünyanın hiçbir yerinde muhalefet iktidara gelmemek için bu kadar direnmez.” diye düşünmeyecek!
*****
KABUKÇUOĞLU SORDUĞUYLA KALMIŞ!
Milli Eğitim Bakanı geçtiğimiz Cuma günü Eskişehir’e geldi.
Bakanın gelişi öncesinde İYİ Parti milletvekili Arslan Kabukçuoğlu haber kanallarına kısa bir video gönderdi.
Kabukçuoğlu gönderdiği videoda, bakanlığın Eskişehir’de başarı ve üstün başarılı 244 öğretmenin ödül listesini gönderdiğini, nasıl olduğun bir türlü anlam veremediği bir şekilde 24 öğretmenin bu listeden çıkartıldığını, bu durumu TBMM’de dile getirdiğini ama iktidar kanadından bu konu ile ilgili hiçbir açıklama yapılmadığını söylüyor.
Ardından da…
“Bugün hazır Eskişehir’e gelecek olan Milli Eğitim Bakanının bu konuda bir açıklama yapmasını bekliyorum” demiş.
***
Arslan Kabukçuoğlu videoyu çektiğiyle, bakanın da açıklama yapmasını beklediğiyle kalmış…
Zira…
Milli Eğitim Bakanı konuya hiç girmemiş, bildiğiniz es geçmiş!
,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,
“ÇALIŞAMAYAN VE ÇALIŞMAYA ÇALIŞAN” GAZETECİLERİN GÜNÜ!
Demokrasiyle yönetilen ülkelerde bağımsız yayın organları, demokrasinin olmadığı baskıcı ve otoriter ülkelerde ise “resmi” ya da “yarı resmi” haber ajansları ve gazeteler olur.
***
İşte bu yüzden özgür basın ve bağımsız yayın organları demokrasilerin vazgeçilmez ve en önemli unsurudur!
Türk basını; demokrasiyi yaşatma ve halkın haber alma özgürlüğünü sağlama adına geçmişte son derece kıymetli sınavlar vermiştir.
10 Ocak bu sınavların en önemlilerinden biridir.
Zira…
10 Ocak 1961 tarihi, basın çalışanlarına güvence sağlayan yasayı protesto etmek için üç gün gazete çıkartmama boykotu başlatan dokuz gazete patronuna karşı, çalışan gazetecilerin “Halkın haber alma özgürlüğü engellenemez” diyerek kendi çabalarıyla gazete çıkarttığı önemli bir tarihtir…
***
O tarihten bu yana 10 Ocak günü her yıl bir önceki yıla oranla daha buruk kutlanır.
Çünkü…
O tarihten bu yana her geçen yıl, çalışan gazetecilerin sahip olduğu haklar ve çalışma şartları açısından kayba uğradığı bir süreç olmuştur.
***
Bugüne gelindiğinde:
Çalışan gazetecilerden çok maalesef çalışamayan gazeteciler vardır!
Çalışan gazetecilerden çok maalesef çalıştırılmayan gazeteciler mevcuttur!
Çalışabilenler ise maddi manevi her türlü olumsuz koşullar yetmiyormuş gibi bir de yönetenlerin her türlü baskı ve saldırısı ile karşı karşıyadır…
***
Sonuç olarak:
Ortada kutlamaya değer bir gün kalmamış, çalışan gazetecilerin de çalışmaya çalıştığı bir ortam itinayla yaratılmıştır.
,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,
