Zaman yönetimi ile ilgili Eisenhower Matrisi ismiyle anılan bir sistem var.
Bu sistem özetle, insanların görevlerini iki ana kriter üzerinden değerlendirmelerine olanak tanıyan bir sistem.
***
İki ana kriter Aciliyet ve Önem'den oluşuyor ve yapılması gereken görevler bu iki kritere göre dört ayrı kategoriye ayrılıyor.
***
Bu kategoriler de:
1-Acil ve önemli.
2-Acil ama önemsiz.
3-Önemli ama acil.
4-Ne acil ne de önemli olarak sıralanıyor.
***
İlk kategori görevlerinin hemen yapılması gerekiyor.
İkinci kategori görevleri, yapılması gereken ama hemen yapılmasına gerek olmayan görevleri içeriyor.
Üçüncü kategori görevleri, önemli olan ama zamanında yapılmayan görevler içine giriyor.
Dördüncü kategori görevleri ise zaman kaybı olarak değerlendirilecek görevler olarak belirleniyor.
***
Bu sistem, hizmette verimliliği arttırdığı gibi, zamanın daha iyi kullanılmasına, daha fazla iş üretilmesine ve ihtiyaçların da zamanında karşılanmasında etkili oluyor.
Öte yandan, bu sistem ile önemli ve acil işlerin birbirine karıştırılması gerekiyor.
Zira...
Bu ikisi birbirine karıştırıldığında sıkıntı çıkıyor.
***
Şimdi; buradan yola çıkacak olursak, Eskişehir'in hemen halledilmesi gereken acil ve önemli konularının başında sağlıksız bir halde olan ve depreme karşı direnci olmayan binaların sağlıklı hale getirilmesi var.
***
Bakın; İnşaat Mühendisleri Oda Başkanı Orkun Kılıç, inceledikleri 52 bin binadan, aralarında kamu binalarının da olduğu 4 bin kadarının acilen yıkılması gerektiğini defalarca dile getiriyor.
Sarsıcı derecede bir deprem olması halinde bu acilen yıkılması gereken 4 bin binanın akıbetinin ne olacağı ve bu binalarda kaç kişinin yaşamını yitirebileceğini de herkesin tahminine bırakıyor.
***
Aslında söyledikleri göz önüne alındığında, ortaya çıkacak felaketi tahmin etmek çok zor olmasa gerek.
O yüzden, Eskişehir'i yönetenlerin, yukarıda dile getirdiğimiz sistem çerçevesinde, gerekirse bütün işleri askıya alıp, Eskişehir'in acil ve önemli ilk maddesi olan dönüşüm işine yoğunlaşmak, bütün enerji ve kaynakları da bu yönde kullanmak zorunlulluğu var.
Zira...
Deprem kimsenin keyfini beklemeyecek...
Geldiğinde de kimsenin “Pardon” deme şansı olmayacak...
,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,
CHP İKTİDARA MEMLEKETİ DAR MI EDECEKTİ NE?
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, asgari ücretin en az 30 bin lira olması gerektiğini söyledi.
“30'un altında biz yokuz” dedi.
***
Özgür Özel asgari ücret ücreti ile ilgili olarak başka bir şey daha söyledi.
“Asgari ücret en az 30 bin lira olmazsa bu memleketi bu iktidara dar ederiz” dedi.
***
Yeni asgari ücret 22 bin 104 lira olarak belirlendi.
Yani...
30 bin liranın altında kalan bir ücret çıktı ortaya...
***
Peki, CHP'nin bu memleketi bu iktidara dar ettiğine şahit olundu mu?
Ya da...
İktidarın, 30 bin lira altında asgari ücret belirlediği için CHP'nin dar etmesi yüzünden daraldığına şahit olundu mu?
***
Hiç sanmıyoruz!
İktidar asgari ücreti (sefalet ücreti) belirledi geçti.
CHP ise “30 bin lira olmazsa bu memleketi dar ederiz” sözünü unutup, “30'un altında biz yokuz” sözünü yerine getirdi.
Yani piyasadan yok oldu!
,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,
İYİ Kİ TÜİK VAR!
Türkiye İstatistik Kurumu Arlık ayı enflasyon oranını yüzde 1.03 olarak belirledi.
Buna göre TÜFE'deki değişim 2024 yılı Aralık ayında bir önceki aya göre yüzde 1,03, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 44,38, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 44,38 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 58,51 olarak gerçekleşti.
***
Bunun sonucu olarak, memur ve memur emeklilerinin maaşlarına yüzde 11,54 ve SSK, Bağ-Kur, tarım emeklisi olanların maaşlarına da yüzde 15,75 oranında zam yapıldı.
***
Ne diyelim?
İyi ki TÜİK var değil mi?
Yoksa ülkede enflasyon alıp başını gidecekmiş!