OECD ülkeleri arasında, insanların emekli olduktan sonra ortalama kaç yıl yaşadıklarının listesi çıkartılmış.
Yapılan araştırma neticesinde ülkelere göre bir liste hazırlanmış.
***
Listeye göre emekli olduktan sonra en uzun yaşama süresi Fransa olarak belirlenmiş.
Fransa’da insanlar emekli olduktan sonra Erkekler 22.7 yıl, kadınlar ise 26.9 yıl ortalama yaşıyor.
Fransa’yı, Erkeklerin 21.7, Kadınların da 26.6 yıl yaşadığı İspanya izliyor.
3’ncü sırada yer alan Yunanistan’da Erkeklerin ortalama yaşama yılı 21.7, Kadınların ise 26.4.
***
Türkiye söz konusu listede son sıralarda yer almış.
Türkiye’de emekli olduktan sonra Erkekler 15.3, Kadınlar ise 19.8 yıl ortalama yaşıyor.
Araştırmanın Türkiye sonucu aynı zamanda, ülkemizde emekli olan Erkeklerin Kadınlara oranla daha az yaşadığı.
***
Şimdi bu yazıyı okuduktan sonra “Önceki gün açıklanan emekli zamları sonrasında, emeklilerin ortalama yaşam rakamı kesin 3-5 yıl düşmüştür” diye aklınızdan geçirdiğinizi duyar gibiyim…
Ne diyelim?
Haksız da sayılmazsınız böyle düşünmekle!
MEĞER GENEL MERKEZDEN “PAYLAŞIN” TALİMATI GELİYORMUŞ!
Memur ve emeklilere yapılan zam oranı açıklandı.
Açıklanan zam oranının düşük oluşu her iki kesimin de tepkisine yol açtı.
Sosyal medya adeta zam oranına tepkiden yıkıldı.
***
Kamuoyunda böylesine tepki doğarken AK parti milletvekili ve yöneticiler tepki çekeceklerini bile bile “Cumhurbaşkanımız R.T Erdoğan’dan milyonlarca memur ve işçi-memur emeklisine müjdeli haber. Zam oranı ile beklentileri karşılayarak memur ve emeklilerimizin taleplerini yerine getirdik” paylaşımları yapmaya başladılar.
Haliyle de bu paylaşımların altına zehir zemberek yorumlar yapılmasına yol açtılar.
***
AK partili milletvekilleri ve yöneticilerin, açıklanan zam oranıyla ilgili kamuoyunda oluşan memnuniyetsizlik ve tepkiyi bile bile, hatta aynı tepkinin kendilerine de geleceğini bile bile neden bu paylaşımları yaptığına anlam veremiyorduk.
Sonradan öğrendik.
***
Meğer AK parti genel merkezinde ilgili bölüm, milletvekili ve yöneticilerin sosyal medyada paylaşacakları metinleri günlük olarak yolluyor ve “Bunu paylaşın” talimatı gönderiyormuş.
Bunun üzerine herkes gelen metni kendi sosyal medya sayfaları üzerinden mecburen paylaşıyormuş.
Dahası…
Genel merkezin “paylaşın” dediği metnin paylaşılıp paylaşılmadığı kontrol ediliyor, paylaşmayanlar ciddi biçimde de uyarılıyormuş…
MİLLİ EĞİTİMDEN CEVAP VAR.
Milli Eğitim Müdürlüğü'nde yaşanan ödül listesi ile ilgili yaşananları hatırlarsınız.
Ödül almayı hak etmesine ve listede isimleri bulunmasına rağmen bazı yönetici, öğretmen ve memurların isimlerinin üzerleri kırmızı ve sarı renkle işaretlenerek çıkartılmış, ancak bu liste, çıkartılacak isimlerin işaretlendiği şekli ile okul müdürlüklerine dağıtılınca, olay da ortaya çıkmıştı.
***
İşte yaşanan ve eğitim sendikalarının da büyük tepki gösterdiği olay sonrası bu köşede yine bu konuyla bağlantılı başka bir olayı dile getirmiş, şartları uymadığı halde iki personelin ödül listesine alınmasından son anda vazgeçildiği iddiasının ileri sürüldüğünü ifade etmiştik.
***
Milli Eğitim Müdürlüğü, bizim de köşemize taşıdığımız söz konusu iddia ile ilgili noter aracılığıyla cevap vermiş.
Cevapta kısaca, söz konusu iddianın gerçek dışı olduğu, bu tür iddialara itibar edilmemesi ve bu durumu cevap hakkı olarak duyurmamız istenildiği yer alıyor.
Aslına bakarsanız aynı cevap iki satırlık bir açıklama, bir bilgi notu olarak da gönderilmiş olunsa, yine bu köşemizde bu şekilde değerlendirirdik.
Böylece noter masrafı yapmalarına da gerek kalmazdı.
EKONOMİ TEK KELİMEYLE…
Söylendiğine göre iktidar partisi üyelerinin başı çektiği bir heyet Süleyman Demirel’i ziyaretinde kendisine “ekonomideki gelişmeleri nasıl bulduğunuzu tek kelimeyle nasıl ifade edersiniz?” falan gibi bir soru soruluyor.
Demirel: “Tek kelimeyle ifade etmek gerekirse iyi” diye cevap veriyor.
Ardından…
-“Fakat iki kelimeyle ifade etmemi isterseniz, iyi değil.” diyor.
***
Süleyman Demirel’in bu işlerde usta olduğunu bilmeyen yoktur.
Ancak…
Bu söylemin, bugünkü koşullarda, “ekonomi ne haldedir?” sorusuna verilebilecek en doğru ve açıklayıcı cevap olduğunu düşünüyorum.
