Tacettin Sarıoğlu 2004 yılı seçimlerinde AK Parti'nin Tepebaşı Belediye başkanı seçildi.
Başarılı da bir dönem geçirdi.
2009 seçimlerinde ikinci dönem için aday adayı oldu.
Yeniden aday gösterilme ihtimali bir hayli yüksekti.
Kendisi de yeniden aday gösterileceğine o kadar emindi ki, adayların açıklanacağı son gün tribünde keyifle  Eskişehirspor maçını izliyordu.
Saatler 17.00'yi geçtiğinde haber geldi.
AK Parti kendisini yeniden aday göstermemiş, yerine ise tribünde, arka sırasında oturan Murat Canözer Tepebaşı belediye başkanlığı için aday yapılmıştı.
O moral bozukluğuyla maçın sonucunu bile beklemeden çıktı stadyumdan.
***
Sarıoğlu bir süre İnönü belediye başkanına danışmanlık anlamında yardımcı oldu.
Sonra köşesine çekildi.
Bir süre sonra da  siyasetten uzaklaşıp, AK Parti'den istifa etti.
***
Geçtiğimiz aylarda Yeniden Refah Partisi kendisine bir teklifte bulundu.
Yeniden Refah Partisi'nin “Tepebaşı Belediye Başkan Adayımız olur musun?” teklifine, araya giren hatırlı dostlarının da telkinleriyle “Düşüneceğim” cevabı verdi.
Sonrasında genel başkan Fatih Erbakan ile Ankara'da yaptığı görüşerek teklifi kabul etti ve YRP'nin Tepebaşı Belediye Başkan Adayı oldu.
***
Geçenlerde, AK Parti Seçim Koordinasyon Merkezi'nin başına getirilen eski il başkanlarından Osman Yüksel ile, seçim çalışmaları için parti binasında kendisine oda verilen eski milletvekillerinden Ülker Can, Tacettin Sarıoğlu ile görüşmüş.
***
Görüşmede Sarıoğlu'na “Sen bu partinin belediye başkanlığını yaptın. Başka partiden aday olman bizim oylarımıza olumsuz etki yapacak. Alacağın her oy bizden gidecek ve seçim kazanmamızın önünde engel olacak. Gel şu adaylıktan vazgeç” diye ikna etmeye çalışmışlar...
***
Yeniden Refah Partisi adaylığından çekilmesini isteyen Osman Yüksel ve Ülker Can'ı uzun uzun dinleyen Tacettin Sarığolu, önce “15 yıldır neredeydiniz? Aradan bunca süre geçti. Bu süre zarfında partiden bir kişi bile arayıp, hatırımı sormadı. Eminim YRP'den adaylığım olmasa sizin de aklınıza gelmeyecektim.” demiş, 
Ardından da Yeniden Refah Partisi'nden teklif gelince kabul ettiğini söyleyerek “Ben bir söz verdim. Bu sözden dönmem bana yakışmaz” diyerek Yüksel ve Can'ı yolcu etmiş.

,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,

MECLİS ÜYE LİSTELERİ AÇIKLANDIĞINDA PEK ÇOK İSİM CONTAYI YAKACAK GİBİ!

-CHP'de, Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen'in mecliste olmasını istediği isimler var.
-Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ayşe Ünlüce'nin özellikle Büyükşehir Belediye meclisine gelecek şekilde Odunpazarı ve Tepebaşı meclis listelerine koydurmak istediği isimler var.
-Parti gözetiminde yapılan ön seçimde sıralamaya girerek Odunpazarı ve Tepebaşı meclis listelerinde yer alacak isimler var.
-Odunpazarı ve Tepebaşı belediye başkanlarının hem kendi meclisinde yer alacak hem de kandi meclislerinden Büyükşehir Meclisine gitmesini istediği isimler var.
-Kadın ve Gençlik kotasını tutturmak için listelere yazılması gereken isimler var.
-Belediye başkanlarının söz verdiği isimler var.
***
AK Parti'de Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Nebi Hatipoğlu'nun Büyükşehir Meclisinde olmasını istediği isimler var.
-Üçlü fermuar sisteminin uygulandığı partide Ana kademe, Kadın ve Gençlik kollarından gelmesi gereken isimler var.
-Seçilebilecek sıralardan MHP'nin istediği isimler var.
-Murat Özcan, Mustafa Birsen, Osman Yüksel, Mithat Körler gibi Büyükşehir Meclis üyeliği sözü verilen isimler var.
-Her ziyaret edilen Oda ve dernek gibi yerlerde “Bize meclis üyesi ismi verin” diye tolnan isimler var.
-Odunpazarı ve Tepebaşı belediye başkan adaylarının hem meclislerinde yer almasını istediği hem de meclislerinden Büyükşehir Meclisine gitmesini istediği isimler var.
***

He iki partide de bu isimleri alt alta koyduğunuzda liste en azından 200'er kişilik olması ve hepsinin meclis üyesi olması gerekiyor!
Ama ne yazık ki meclis üye listeleri bu kadar çok isimden oluşmuyor.
***

Görünen o ki, bu isimlerin bir çoğu meclis listelerinde yer alamayacak.
Bir çoğu da listede olmalarına rağmen meclis üyesi seçilebilecek sıralarda yer alamayacak.
***
Sonuç olarak;
Her iki partinin de meclis üye listeleri açıklandığında büyük bir gümbürtü kopacak.
Meclis üyeliği için söz verilen pek çok kişi,listeler açıklandığında ve kendi isimlerini o listelerde görmediğinde  tam anlamıyla contayı yakacak...
Ve en kötüsü de...
Söz verilmesine rağmen listelerde yazılmayan bu pek çok kişi seçimlerde parmağını dahi kımıldatmayıp, verilen sözlerin tutulmaması nedeniyle, belki de tam tersine çalışacak...

,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,

KOLA ŞİŞESİYLE YAKITI ZOR ALACAKLAR BU GİDİŞLE...

Akaryakıta her zam geldiğinde iktidarı ve zammı savunma adına bazıları “Benim için fark etmiyor. Ben hep 50 liralık alıyorum” diyordu...

Bu söylem her zam sonrası dillere yerleşen bir ironi haline geldi.

Yapılan her akaryakıt zammı sonrasında insanlar zammı eleştirme adına bu ironiyi kullanıp “Bizim için fark etmiyor. Biz toplum olarak hep 50 liralık yakıt alıyoruz” demeye başladı.

Akaryakıta yine zam geldi.
Gelen zamla birlikte benzin ve mazotun litresi 45 lirayı geçti.
Bundan sonra gelecek 1-2 zam sonrası muhtemelen litre fiyatları 50 lirayı bulacak...
İroni yapanlar neyse de gerçekten inanarak “Ben hep 50 liralık alıyorum”diye düşünenler ve söyleyenler herhalde 50 lira ile bir kola şişesi yakıtı zor alacak.

,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,