Çifteler Sakaryabaşı'ndan Eskişehir'e içme ve kullanma suyu getirilmesine ilişkin projenin artık gerçekleşmeyeceği neredeyse kesinleşti...
***
İki nedenden ötürü bu suyun gelmesi mümkün görünmüyor.
Birincisi: Sakaryabaşı'nda artık şehre taşınabilecek su kalmadı!
İkincisi: Su olsa bile iktidar bu projeyi üstlenme konusunda çok da hevesli görünmüyor.
***
Şehrin alternatif içme ve kullanma suyu için düşünülen bu proje, yani Çifteler Sakaryabaşı'ndan suyun şehre getirilmesi projesinin gerçekleşme ihtimali ortadan kalktığına göre, elimizde şehrin su kaynağı olan Porsuk Barajının daha verimli kullanılmasından başka seçenek kalmıyor.
***
İçme ve kullanma, tarımsal sulama, taşkın koruma ve enerji için yılda 100 milyon metreküp civarında suyun kullanıldığı Porsuk Barajı 60 yıllık geçmişi bulunan yani, yapısal yorgunluğu olan bir baraj...
***
Bu barajla ilgili olarak,yapısal güçlendirme dahil, tarımsal sulamanın belli bir disipline alınması, barajı besleyen kaynakların ıslah edilmesi, yeraltı su seviyelerinin arttırılması, ova ve havzalardaki su seviyelerinin korunması, tarımsal sulamada su kaçaklarının önlenmesi ve susuz tarımın yaygınlaştırılmasına yönelik kapsamlı bir çalışmanın ortaya konulması gerekiyor.
***
Yukarıda da söyledik.
Çiftelerden alternatif içme ve kullanma suyunun getirilmesi projesinin gerçekleşeceği falan yok.
Bunun dışında şehrin kullanacağı başka bir su kaynağı da yok...
O halde ilgili kurumların işi gücü bırakıp, “Porsuk Barajı elden gitmesin” diye bugünden kolları sıvaması gerekiyor.
Aksi halde, çeşmelerden suyun akacağı saati bekleyeceğimiz günler çok uzakta görünmüyor...
VALLAHİ ACAYİP GURURLANDIK!
AK Parti Milletvekilleri Fatih Dönmez, Ayşen Gürcan, Nebi Hatipoğlu ile İl Başkanı Gürhan Albayrak, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Dolmabahçe Sarayındaki çalışma ofisinde görüşmüş.
Eskişehir hakkında bilgilendirmelerde bulunmuşlar
***
CHP'li Belediye Başkanları hafta sonu Ankara'da yapılan “Halkın İradesi, Halkın Belediye Başkanları” toplantısına katılmış.
Toplantıda 400'ü aşın CHP'li belediye başkanı varmış.
***
Kısacası...
Hafta sonu AK Partili milletvekilleri İstanbul'da, CHP'li Belediye Başkanları Ankara'daymış...
***
“Eee bize ne bundan? Gittilerse gitiler! Burada bizi ilgilendirdiğini düşündüğün ne ki?” diye soruyorsanız, sonuna kadar haklısınız!
Zira...
Biz de kendi kendimize soruyoruz?
AK Partililerin ziyaretinden ve CHP'li Belediye Başkanlarının toplantısından, şehri ve şehirliyi ilgilendiren bir haber, bir söz, bir fayda, bir vaat ya da müjde falan var mı?
Valla yok herhalde!
Olsa herhalde sosyal medya hesaplarından bunu duyururlardı...
***
Hangi AK Partili ismin sosyal medya hesabına baksanız, milletvekillerinin İstanbul'da Erdoğan'ı ziyareti, hangi CHP'li ismin sosyal medya hesaplarına açsanız, CHP'li belediye Başkanlarının Ankara'da katıldıkları toplantı fotoğrafları...
Eskişehir için unutulmayacak, yıllarca hafızalardan silinmeyecek, gururla anılacak bir hafta sonu
geçirmişiz anlayacağınız!
BİZİM SİYASETİN TANIMI HANGİSİ OLURDU?
Siyasetin en güzel tanımlaması; halka hizmet etmenin en güzel aracı olmasıdır.
Ama…
Tarihte Siyasete değişik isimler değişik tanımlamalar getirmiş.
***
Örneğin;
Easton:"Değer ve imkanların iktidar tarafından dağıtılmasıdır"demiş.
Laswell ise:"kimin nerede, ne zaman ve ne elde edeceğinin belirlenmesi"diye tanımlamış siyaseti.
Marx :"Organize bir sınıfın diğerleri üzerinde baskı kurması"olarak tanımlamış siyaseti.
Lord Butter ise :"Mümkün olanın sanatı"demiş.
Benjamin İsraeli de:”Siyaset insanları aldatma yoluyla yönetme sanatıdır” diye tanımlamış.
Hitler ise siyaseti tanımlarken;"Bir milletin dünyadaki varlığını yürütme sanatı"demiş.
***
Siyaset tanımlamalarının hepsi gerçekten çok enteresan.
Acaba Türk siyasetinin bugünkü haliyle tanımlaması nasıl yapılırdı dersiniz?