YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, QS 2025 Dünya Üniversiteler Sıralamasında 5 Türk üniversitesinin ilk 500'e girdiğini açıklamıştır. Başkan Özvar, Gazi Üniversitesi’nde düzenlenen “Araştırma Odaklı Misyon Farklılaşması ve İhtisaslaşma Programı”nın açılışında, Türkiye’nin yükseköğretim alanında uluslararası standartlarda bilgi üretimini ve akademik işbirliklerini artırmayı hedeflediklerini belirtmiştir.
“Ortadoğu Teknik Üniversitesi 285’inci, İstanbul Teknik Üniversitesi de 326’ncı sırada yer almış ve sıralamada öne çıkan üniversitelerimiz olmuştur. Ayrıca bu sıralamada 11 araştırma üniversitemiz ilk bin içerisine girme başarısını göstermiştir. Bu istikrarlı yükselişin önümüzdeki yıllarda hızlanarak devam edeceğine inanıyoruz. Nitekim ‘12. Kalkınma Planı’nda yer alan yükseköğretimle ilgili hedeflerimizden birisi de ‘Dünya Akademik Başarı Sıralamaları’nda ilk 500’de yer alan üniversite sayımızı 2028 yılında 10’a çıkarmak olarak belirlenmiştir.”
Prof. Özvar, Yükseköğretim Kurulu’nun en önemli misyonunun Türk üniversitelerinin ulusal ve uluslararası rekabet gücünü, uluslararası görünürlüğünü ve saygınlığını artıracak her türlü tedbiri almak olduğunu şöyle açıklamıştır:
“Yükseköğretim Kurulu ve üniversiteler olarak son dönemde kalite odaklı yaklaşımımızın ve çalışmalarımızın meyvelerini vermeye başladığını memnuniyetle müşahede ediyoruz. Hiçbir başarı tesadüf değildir. Bu sonuçlar, üniversitelerimizle birlikte son 3 yıldır uyguladığımız planlı bir stratejinin ürünüdür. Devletimizin üst düzey politika belgeleri arasında yer alan 12. Kalkınma Planında, ‘2024-2028 Plan döneminde 10 üniversitemizin ilk 500’e girme hedefine’ doğru emin adımlarla ilerliyoruz. Üniversitelerimizin artan performansı inşallah bu hedefimize ulaşacağımızı gösteriyor.”
YÖK Başkanı, “Hiçbir başarı tesadüf değildir. Bu sonuçlar, üniversitelerimizle birlikte son 3 yıldır uyguladığımız planlı bir stratejinin ürünüdür. Sonuçlar tüm yükseköğretim sistemimizin bir yükseliş eğiliminde olduğunu gösteriyor. 12. Kalkınma Planında yer alan 2024-2028 döneminde 10 üniversitemizin ilk 500’e girme hedefine doğru emin adımlarla ilerliyoruz. Üniversitelerimizin artan performansıyla inşallah bu hedefimize ulaşacağız” derken haklıdır.
Çünkü, QS 2025 Dünya Üniversiteleri Sıralaması'na göre Türk üniversiteleri başarı sağlamıştır. İlk 500'e giren üniversite sayısı 3'ten 5’e, ilk 1000'e giren üniversite sayısı ise 10'dan 11'e yükselmiştir. Sıralamada ODTÜ 285'inci, İTÜ 326'ncı, KOÇ 401'inci, BOĞAZİÇİ 418’nci, BİLKENT 477’ncidir.
QS Rapor’una göre Türkiye'nin akademik itibar ve işveren itibarı puanları yükselmiş, Türk yüksek öğretiminin ve Türk üniversitelerinin bilimsel araştırmalarının küresel tanınırlığı artmıştır. Sıralamada yer alan Türk üniversitelerinden hiçbiri geçen yıl bulunduğu sıranın altına düşmemiş, 15 üniversite konumunu iyileştirmiş, 10 üniversite konumunu korumuştur.
QS World University Rankings’e göre Türkiye'nin akademik itibar ve işveren itibarı puanları yükselmiş, Türk yükseköğretiminin ve Türk üniversitelerinin bilimsel araştırmalarının küresel tanınırlığı artmıştır. Sıralamada yer alan Türk üniversitelerinden hiçbiri geçen yıl bulunduğu sıranın altına düşmemiş, 15 üniversite konumunu iyileştirmiş, 10 üniversite ise konumunu korumuştur.
Dünyada önde gelen 5 bin 663 üniversitenin değerlendirildiği ve 1503 üniversitenin sıralandığı QS 2025 Dünya Üniversiteleri Sıralaması’nda Türkiye'den 25 üniversite yer almıştır. Bu yılki sıralamada ilk 500’e giren Türk üniversitelerinin sayısı 3’ten 5’e çıkmıştır. ODTÜ 285’nci, İTÜ 326'ncı, KOÇ 401'nci, BOĞAZİÇİ 418’nci ve BİLKENT 477’nci sıradadır. (https://www.hotcourses-turkey.com/study/rankings/qs-world.html)
İlk 1000’de yer alan üniversite sayısı 10’dan 11’e yükselmiştir. Sabancı Üniversitesi 516'ncı olarak ilk 500’e yaklaşırken, İstanbul Üniversitesi 621-630, Hacettepe Üniversitesi 641-650, Ankara Üniversitesi 801-850, Yıldız Teknik Üniversitesi 851-900, Gazi Üniversitesi 901-950 bandında yer almıştır.
QS’in Türkiye raporuna göre Türkiye'nin akademik itibar ve işveren itibarı puanları yükselmiş, Türk yükseköğretiminin ve Türk üniversitelerinin bilimsel araştırmalarının küresel tanınırlığı artmıştır. Geçen yıl ilk 1000’de yer alan Türk üniversiteleri sıralamalarda daha yukarı çıkmıştır. Sıralamaya giren Türk üniversitelerinden hiçbiri bulunduğu sıranın altına düşmezken, 15 üniversite konumunu iyileştirmiş, 10 üniversite konumunu korumuştur.
QS değerlendirme sonuçlarına bakıldığında sıralamada yer alan Türk üniversitelerinden hiçbirinin bir önceki yıla göre sıralamadaki konumunu kaybetmemesinin, 15 üniversitenin konumunu iyileştirmesinin en güzel gelişmelerden biri olduğunu açıklayan Özvar, “Bu sonuç bize sıralamalardaki yükselişin birkaç üniversitemizle sınırlı olmadığını, tüm yükseköğretim sistemimizin bir yükseliş eğiliminde olduğunu gösteriyor” demiştir.
Türkiye’de, QS World University Rankings gibi dünya genelinde üniversite sıralamalarını yapan kuruluş ODTÜ URAP'tır. "2023 Yılında Üniversitelerimizin 11 Dünya Genel Sıralamasındaki Durumu" başlıklı raporunda (http://www.urapcenter.org) Koç, Boğaziçi, Sabancı, Çankaya, İstanbul, ODTÜ, İTÜ, Hacettepe üniversiteleri dünya genel sıralamalarından en az birinde ilk 500 arasında yer almıştır. URAP, (University Ranking by Academic Performance) 23 Temmuz 2024 tarihinde dünya üniversitelerini bilim alanlarına göre sıralamıştır. Kar amacı gütmeyen URAP, Türkiye ve dünya üniversite sıralamalarını toplumu bilgilendirmek amacıyla hazırlayan ve sunan kurumdur.
URAP 2018’den sonra dünya genel sıralamasındaki üniversite sayısını 3000’e, bilim alanı sayısını da 43’ten 62’ye ve 2022’de 78’e çıkarmıştır. URAP’ın 2023-2024 alan sıralamasında, bu yıl 118 farklı ülkenin üniversiteleri en az bir alan sıralamasında yer almıştır. Çin’in 405 üniversitesi en az bir alan sıralamasında bulunurken, ABD’nin en az bir sıralamaya giren üniversite sayısı 318’den 308’e düşmüştür. Çin ve ABD’nin ardından üçüncü sırada yer alan Japonya’nın alan sıralamasında yer alabilen üniversite sayısı bu yıl 130’dan 123’e gerilemiştir. Türkiye’nin, alan sıralamasında geçen yıl 84 üniversitesi varken bu yıl 2023-2024 alan sıralamasında 88 üniversite en az bir sıralamada yer almayı başarmıştır.
Kar amacı gütmeyen URAP, Türkiye ve dünya üniversite sıralamalarını toplumu bilgilendirmek amacıyla hazırlayan ve sunan kurumdur. URAP 2018’den sonra dünya genel sıralamasındaki üniversite sayısını 3000’e bilim alanı sayısını da 43’ten 62’ye ve 2022’de ise 78’e çıkarmıştır. Türkiye’nin, alan sıralamasında geçen yıl 84 üniversitesi varken, 2023-2024 alan sıralamasında 88 üniversite en az bir sıralamada yer almayı başarmıştır. 2023-2024 URAP Dünya Alan Sıralamalarda Yer Alan Üniversite sayısı ve ülkelerin kaç alanda yer aldığı tablo aşağıdadır.
Türk üniversitelerini uluslararası derecelendirmelerdeki başarılı yükselişini takdir etmek gerekir. Fakat, madalyonun bir diğer tarafına da bakılmalıdır. Ankara’da bir vakıf üniversitesinde profesör atamalarında aşağıda yer alan kriterlerle profesör ataması yapılmıştır. Söz konusu 9 kriter ile profesör ataması yapılması YÖK mevzuatına aykırıdır. Buna rağmen bu kriterler ile atama yapılmış, YÖK bu konuda derin bir sessizliğe bürünmüş, dava süreci sonunda atama yargı kararı ile iptal edilmiştir. Söz konusu 9 kriter ile üniversiteye profesör alınabiliniyorsa, bir anlamda yolun sonuna gelmişiz demektir. Bu kriterler ile üniversitelere ancak “gece bekçisi” alınır.
• Dosyanın düzenli olması, (The regularity of the file)
• Taşınır bellek, (Portable memory)
• Adayın genç olması, (The candidate is young)
• Adayın dinamik olması, (The candidate is dynamic)
• Adayın projeci olması, (Being a project designer)
• Adayın yaşı, (Candidate's age)
• Adayın dinamikliği, (Candidate's dynamism)
• Adayın lisans programlarında ders vermesi, (The candidate's teaching in undergraduate programs)
• Adayın yüksek lisans programlarında ders vermesi. (The candidate's teaching in graduate programs)
Söz konusu 9 kriter ile yapılan atama yargı aşaması sonunda iptal edilmiştir. Eğer bu kriterler ile yapılan atama yargı kararı ile iptal edilmemiş olsaydı, bu üniversiteler acaba URAP ve QS World University Rankings’te sıralamaya girebilirler miydi? Cevap basittir: HAYIR!