Son zamanda Türk vatandaşlarının gerek iş için, gerekse turistik sebeplerle Avrupa Birliği sınırlarında geçerli olan Schengen vizesi talepleri büyük ölçüde reddediliyor. Hesabında yeterli parası olan, gidiş dönüş uçak bileti olan, hatta kalacağı oteli dahi rezervasyon yaptırmış bir çok kişi, vize başvurusuna olumsuz yanıtlar alıyor. Kişinin nitelikli bir meslek sahibi olması da sonucu değiştirmiyor. 2015 yılından bu yana Schengen başvurusu reddedilen Türk vatandaşlarının boşa ödediği para 26.3 milyon Euro.
Vizelerin reddedilmesi bir yana vize başvurusu için ancak aylar sonraya randevu alınabiliyor. Aracı şirketler bununu sebebinin yoğunluk olduğunu söylese de hızla yükselen döviz karşısında yurt dışına gitmek isteyeceklerin sayılarının azalması en büyük sebeplerden.
Vizelerin neden reddedildiği açıklanmasa da en büyük tedirginlik Avrupa’ya giden vatandaşların Türkiye’ye dönmeyecek olması. Türkiye’deki işsizlik, enflasyon ve sefalet yüzünden, ‘Avrupa Birliği’ne girebilenler bir daha geri dönmez’ yargısı bu tür olumsuzlukları da beraberinde geliyor.
İkinci sebep ise Türkiye’nin son zamanlar da dağıttığı vatandaşlıklar. Türkiye, bir çok geri kalmış ülke vatandaşına gayrimenkul satışı karşılığında vatandaşlık dağıttı. Türkiye’den vatandaşlık alanların geçmişlerine dair bir kayıt olmadığı için suç sicilleri, terör eylemlerine katılıp katılmadıkları gibi birçok önemli soru cevapsız kalmış durumda. Hal böyle iken yabancı bir çok ülke vatandaşı, Türkiye’ye elini kolunu sallayarak girebiliyor. İnsan kaçakçılarının şehir ortalarına bıraktıkları kaçak göçmen videoları ise her gün sosyal medyada bizleri tedirgin etmeye devam ediyor.
Bakmayın siz Dünya’ya diz çöktürüyoruz palavralarına, Türk pasaportunun ve Türk lirasının maalesef artık hiçbir itibarı kalmadı.
