Atalarımız birisi hakkında; sütü bozuk dedi ise o insandan korkacaksın arkadaş! 
Çünkü atalarımız kolay kolay böyle büyük suçlama içeren sözler etmezler. Ederlerse 
de o insanın mayasının bozuk olduğunu, kötü soydan geldiğini bu kısacık sözle 
anlatırlar. Kanı bozuk insan da derler. O insanları araştırırsan soysuz insanlar 
olduğunu görürsün. Bu söz genelde hain insanlar için de kullanılan sözdür. Bu 
insanlar kendi çıkarları için ülkesini bile satarlar. 
Bu deyimleri neden mi yazdım? Depremin ilk günlerini hatırlayın! Bir adet ekmek 
için 30 ! isteyen bizim insanımız değil mi? Su yahu! Su için 20 ! isteyen de bizim 
insanımız. Battaniye fiyatları ikiye üçe çıkaran kim? Marketlerindeki yiyecek ve suyu 
yasal olmayan yollardan almana bir şey demeyiz ama o deterjan, elektrik süpürgeleri, 
televizyon, saç boyası, beyaz eşyaları yağmaladınız. İnsanlarımız canı için mücadele 
ederken siz nasıl yağma peşinden koşarsınız? Bu fiyat artışlarını pandemide de 
yaşamadık mı? Bu kadar çukur insan ne zaman olduk! Tanrı korkumuza ne oldu?
Demek bizim toplumumuzda da çürüme devam ediyor! Yazıklar olsun sizlere! Bir 
oduncu kadar olamadınız. 
Fakir bir oduncu ormanda derin bir uçurumun kenarında ağaç kesiyordu. Geç olmuş
ve oduncu yorulmuştu. Baltayı tutmakta zorlanıyordu. Bu yüzden balta elinden kayıp 
uçuruma düştü. Baltası onun herşeyi idi. Yeni bir balta alabilecek parası da yoktu. 
Ağlamaya başladığında güzel bir kuş yanında belirdi. Bu, Anka Kuşu'ydu, oduncuya 
yaklaştı ve ona neden ağladığını sordu. Oduncu da durumu anlatınca, Anka Kuşu 
hemen uçurumdan aşağı uçtu ve altından bir baltayla yukarı çıktı ve oduncuya 
seslendi. “Baltan bu muydu?” Oduncu “Hayır” dedi. Anka Kuşu bir kez daha aşağı 
uçtu, bu sefer elinde gümüş bir balta vardı. Fakat oduncu o baltanın da kendisinin 
olmadığını söyledi. Üçüncü kez uçurumdan aşağı uçan Anka Kuşu, oduncunun 
baltasını çıkardı. Oduncu sevinç içinde baltasına kavuştu. Anka Kuşu bir kez daha 
aşağı uçtu ve önceki altın ve gümüş baltaları çıkardı ve oduncuya “Bunları al ve sat, 
bunlar dürüstlüğüne karşı, Tanrı’nın bir armağanıdır.” Bu depremde de sınıfta kaldık.