-Partilerde belediye başkan adayı yapılmayanlar var.
-Çok istemesine rağmen meclis üyesi listesine giremeyenler olacak…
Dahası...
-Listeye girip de, yerini beğenmeyenler de olacak.
***
-Listelerde hiç de haz etmediği birilerini görüp, kendi partisine içten içe sinir olanlar çıkacak mesela.
-Partili olmasına rağmen, partinin adayından nefret eden bir sürü insan olacak örneğin..
***
-Desteklediği partinin adayı ile geçmişte kanlı bıçaklı olan insanlar olacak muhakkak.
-Sırf, düğünü ve cenazesine gelmediği için partisinin adayına oy vermeyecekler çıkacak.
***
-Sırf düğünü ve cenazesine geldiği için hiç oy vermediği partinin adayına oy verecekler de olacak.
***
-"Zamanında şöyle bir işim düştü ama o hiç ilgilenmedi" deyip, partisinin adayına oy vermeyecekler bir hayli fazla olacak.
-"Zamanında şöyle bir işim düştü, ayrı görüşten olmamıza rağmen işimi halletti" deyip, sevmediği partinin adayına oy verecekler de bulunacak.
***
-"Bu güne kadar benden alışveriş yapmadı" diye, sürekli oy verdiği partiye bu kez oy vermeyecekleri de göreceğiz mutlaka.
-"Hep benden alışveriş yapar" diye, hiç oy vermediği bir partiye oy verecekler de olacak şüphesiz.
***
-"Partiyi seviyorum ama adayı bana ters" diye düşünen olacak örneğin.
-"Partisi yaramaz ama adayı iyi" diye düşünen de olacak bu seçimde.
***
Netice olarak…
Artık kısa sayılabilecek bir sürecin kaldığı önümüzdeki seçimler hemen her seçmen için farklı anlamlar içerecek.
Kimi partilerin, kimi ise adayların ön planda olduğu bir seçim gözüyle bakacak bu seçimlere.
Kimi bir düzenin sona ermesi, kimi ise aynı düzenin devamı için önemli bulacak yapılacak seçimleri.
***
Bazıları yeni bir dönem başlangıcı olması açısından, bazıları da aynı dönemin devam etmesi için önemseyecek seçimleri.
***
Ancak…
Yukarıda örneğini verdiğimiz ve sayıları da alt alta topladığınızda bir hayli fazla olan seçmenler için bu seçimler adeta bir intikam alma, bir hesaplaşma, bir vefa günü olarak algılanacak.
***
Kısacası…
Tüm bu anlattıklarımız sadece sandığa atılan tek oyla yapılacak.
Hani, sonuca tesir etmesi bakımından, seçimlerde verilecek bir oyun ne kadar değerli olup olmadığı hep tartışılır ya…
Bazı seçmenler için, bir tek oy, kendisini psikolojik olarak rahatlatma bakımından şüphesiz çok mu çok değerli olacak.
Yediğiniz-içtiğiniz sizin olsun ama...
31 Mart tarihinde yapılacak olan yerel seçimlere yönelik adayların ve partilerin çalışmaları hız kazandı...
***
Belediye başkan adayları ile partilerin üst düzey yöneticilileri seçim çalışması kapsamında bir yandan ziyaretlerini sürdürüyor bir yandan da partilerinin organize ettiği toplantılara katılarak, partililerle buluşuyor.
***
Adayların ve parti aktörlerinin çarşı pazar gezmesi, ziyaretlerde bulunması, katıldıkları toplantılarda görüntü vermesi neyse de, katıldıkları yemekli organizasyonlarda, üzeri yemeklerle dolu masanın etrafında görüntü vermeleri ve bu görüntülerin de gerek basına gerekse sosyal medyaya servis edilmesi ortaya çok hoş bir durum çıkartmıyor...
***
Yine de kendi tercihleridir bilemiyoruz...
Ancak...
Gittiği pazarda almak istediklerinin yarısını alamayan, markette aldığı üç-dürt parça ürünün yarısını kasada bırakmak zorunda kalan, Kasabın önünden bile geçemeyip, okula giden çocuğuna yumurta dahi koyamaz hale gelen seçmen, o üzeri türlü türlü yemeklerle kaplı masaların arkasında dizilmiş siyasilere resmen ayar oluyor!
***
O yüzden belediye başkan adayları ile partilerin yöneticilerine tavsiyemiz olsun:...
Yediğiniz içtiğiniz sizde kalsın...
Seçim çalışmalarını kamuoyuna aktaracaksanız, biraz dikkatli olun...
O üzeri yemek dolu masaları; alamayan, yiyemeyen insanların gözüne sokmayın!
Bizden söylemesi...
Ak Parti'nin Yılmaz'ı!
Yılmaz Şahin AK Parti'de il yöneticisi ve tanınan bir isim...
Partide Büyükşehir adayı Hatipoğlu ve milletvekili Gürcan'ın başını çektiği gurubun da kellesini almak istediği bir isim aynı zamanda...
***
Partide belli bir gücü var ki; kendisi hemen her dönem il yönetiminde yer alıyor.
İl başkanları değişiyor ama Yılmaz Şahin'in il yöneticiliği değişmiyor.
Bu durum da parti içinde kendisine yönelik bir cephe oluşmasına yol açıyor...
***
Yılmaz Şahin'i yönetimde istemeyenlerin oluşturduğu cephe Şahin'in görevden alınmasını istiyor istemesine de bunu bir türlü başaramıyor.
***
Gücünü, eşinin amcası olan ve partide hatırı sayılı bir isme sahip MKYK üyesi Hasan Basri Yalçın'dan mı, yaksa başka bir oluşumdan mı alıyor bilinmez ama Yılmaz Şahin, kendisinin gitmesi için uğraşanları bir türlü gitmeyerek epey uğraştırıyor...
***
Zira...
En son Yılmaz Şahin'in yönetimden alınması için genel merkeze yapılan şikayetler üzerine iki parti denetçisi gelmiş Eskişehir'e.
Büyükşehir adayı ile birebir görüşmüşler.
Muhtemelen bu görevden alma girişiminden de bir şey çıkmayacak.
***
Sonuç olarak:
Biz seçim öncesi gelişen olaylar nedeniyle Yılmaz Büyükerşen'in gerek müdahaleleri ve çıkışları ile CHP'ye sıkıntı yaratacağını düşünüyorduk.
Ama gelin görün ki; AK Parti'nin Yılmaz Şahin'i AK Parti'de daha büyük sıkıntı yaratmışa benziyor...
***
Baksanıza:
AK Parti'de seçim çalışmasından çok Yılmaz Şahin'in görevden alınması için uğraş veriliyor...
Üstelik...
Bütün uğraşlar hiç bir işe yaramıyor...