Zihni Çalışkan milletvekilliği aday adaylığı için AK Parti il başkanlığından istifa ettiğinde, yönetim kurulunun da istifası alındı.
***
Sonrasında aynı yönetim yeniden görevlendirildi ve il başkanı olarak da Süleyman Reyhan atandı.
***
İkinci tur seçiminin hemen öncesinde televizyon programına katılmıştık kendisiyle.
O programda Zihni Çalışkan “İl başkanımız Süleyman Reyhan bizim çalıştığımız arkadaşlarımızla devam etme kararı aldı. Bunun için kendisine teşekkür ediyorum” demişti.
***
Zihni Çalışkan’ın “Bizim arkadaşlarımızla çalışma kararı aldı” dediği arkadaşları, kendisi il başkanlığı yaptığı sırada ekibinde yer alan ve kendisiyle birlikte hareket eden, aynı zamanda yardımcılıklarını yapan Metin Tezişçi, Hasan Burgaz, Alperen Teker, Emre Karaer ve Seval Güler gibi isimlerdi.
***
Şimdi bu isimler AK Parti il yönetiminden birbirinin peşi sıra istifa etti.
İstifa iddialarıyla ilgili olarak değişik söylentiler var.
***
Kimileri, bu isimlerin milletvekili Ayşe Gürcan ve ekibi tarafından bürokraside yaptığı müdahalelere karşı tepki göstermek için istifa kararı aldığını söylerken kimileri de Zihni Çalışkan’ın kendisine yakın isimleri yönetimden çekmek için düğmeye bastığını ileri sürüyor.
Hatta…
Zihni Çalışkan’ın kendisine yakın bu 5 isimle birebir görüştüğü, “Nasıl olsa yönetim görevden alınacak. Siz görevden alınmadan istifa edin, biz de mahalli seçimlere hazırlığı dışarıdan ekip olarak sürdürelim” dediği ileri sürülüyor.
***
Anlaşılan o ki, AK partide yaşananlar bu istifalarla kalmayacak sanki.
Zira…
Bu istifaları başka istifaların da takip edeceği, yönetimlerin komple değişmesinin da söz konusu olacağı parti çevresinde bir hayli konuşuluyor.
Sonuç olarak…
Tüm bu olup bitenler, AK Partinin Eskişehir’de yeni milletvekilleri ve ekipleriyle birlikte bir değişim yaşayacağını, muhtemelen de bugüne kadar partide ön planda olan pek çok aktörün bundan sonraki süreçte kenarda kalacağına işaret ediyor.
,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,
İKTİDAR KAZANMAK İSTEDİ, MUHALEFET HAKLI OLMAK…
Millet İttifakının her iki seçimi de kaybetmesinin sayısız nedenleri sıralanabilir.
Ancak…
Seçim sonuçlarının özetinin de özetini çıkartmak gerekirse, galiba iktidar süreci seçimleri kazanmak, muhalefet ise aynı süreci haklılığını ispatlamakla geçirdi.
***
Cumhur ittifakı içinde bir tane MHP’li çıkıp “Hüdapar varsa biz yokuz” demedi örneğin.
Bir tane Refahlı çıkıp “Perinçek ile aynı safta olmayız” demedi.
Bir tane Hüdaparlı “Oğan ile aynı yerde olmayız” demedi.
Çünkü…
Hepsini hedefi karşısındaki ittifakı yenmekti.
***
Millet İttifakında ise süreç kendi içinde hem Kılıçdaroğlu’nu hem de ittifakı yıpratmakla geçti.
Amaç iktidarı yenmek değildi sanki…
Kendi haklılıklarını ispatlamak iktidarı yenmekten daha önemliydi.
***
İktidar karşı tarafın haklı olma saplantısını keşfetmiş olmalı ki içeriden çatlak ses çıkmasına izin dahi vermedi.
Hani hep söylenir ya “Kazanmak için haklı olmak yetmez, güçlü olmak lazım” diye…
İşte bu seçimlerde tam da bu yaşandı…
Güçlü olduğunu ispatlamayı başaran kazandı.
Haklı olduğunu ispatlamaya çalışan kaybetti.
,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,
BU HAT NİYE ÇALIŞMAZ?
Bir okur merak etmiş…
Otogar ile Opera arasına döşenen ve Şeker Fabrikası önünden geçen tramvay hattı ile ilgili bilgi edinmek istiyor…
***
“Söz konusu hattın döşenmesinin üzerinden yıllar geçmesine rağmen ben bu hat üzerinde bugüne kadar bir tek tramvay işlediğini görmedim” diye söze başlayan okur “Eğer bu hat üzerinde tramvay işlemeyecekse, söz konusu hat niye yapıldı? Eğer tramvay bu hat üzerinde işleyecekse, bu güne kadar niye işlemiyor?” diye soruyor.
***
İlgililerin bilgisine sunalım ki, cvap gelmesi halinde, onlar bizi, biz de okurları bilgilendirmiş olalım istedik…