Tarih 9 Ocak 1996. Genç kız 22 yaşında. İş merkezinde çaycı olarak çalışıyor. Kendisiyle aynı yaşlarda iki erkek arkadaşını iş merkezine gizlice sokuyor. Dokuzunca kata çıkarıyor. Hedeflerinde işadamı Sakıp Sabancı var... Ancak kız heyecanlanıyor, yanlış odayı gösteriyor. İçeriye giren iki erkek silahlarını ateşliyor. Oda da bulunan Özdemir Sabancı, genel müdürü ve sekreteri infaz ediliyor...

............

Kızın ismi Fahriye Erdal. Bir tır içinde Türkiye'yi terk etti, Belçika'ya yerleşti. Kimliği tespit edilince yakalandı, yargılandı. Ev hapsi aldı. 2007 yılında kayıplara karıştı...

.........

Erkeklerden Mustafa Duyar, 31 Aralık 1996 tarihinde Suriye'nin Şam Büyükelçiliği'ne teslim oldu, Afyon Cezaevine konuldu. 1999 yılında cezaevinde çıkan bir isyanda koğuşunda silahla vurularak öldürüldü...

.............

İddialara göre Duyar'ı Karagümrük Çetesi lideri Nuri Ergin öldürtmüştü. Ergin o zamanlar Eskişehir Özel Tip Cezaevi'nde kalıyordu. Afyon'daki cezaevinde bulunan arkadaşlarına mektup yollamıştı. Mektupta 'Mustafa Duyar'a selam yollayın' diye yazmıştı...

...........

Bu nedenle Eskişehir Ağır Ceza Mahkemesi'nde ifade verdi. Biz de muhabir olarak o duruşmayı izlemiştik. Nuri Ergin sözlerine 'Benim askerime kurşun sıkana ben yüz kurşun sıkarım' sözleriyle başlamış,' Bizler vatanımızı seven insanlarız. Vatan hainlerini yaşatmayız' gibisinden konuşmalar yapmıştı. Biz 'Galiba itiraf edecek' diye düşünürken, 'Ama ben o genci tanımam, bilmem. Benim bu olayla ilgim yok' demişti...

.............

Ancak bir yıl sonra Uşak Cezaevi'nde çıkan isyanda Nuri Ergin 'Bu devlet bana Mustafa Duyar'ı öldürttü. Veli Ağabeyi arayın, Veli Küçük'ü arayın' diye bağırmıştı... Peki Veli Küçük kim?

Eskişehir'de Jandarma İl Komutanlığı yapmış, Tuğgeneralliğe kadar yükselmiş ve Ergenekon Davası'nda iki kez müebbet hapis almış, ancak bir yıl sonra serbest kalmış biri...

.................

Ve daha ilginç bir not daha; 1996 Kasım ayında meydana gelen Susurluk Kazası'nda Abdullah Çatlı ile birlikte polis okulu müdürü Hüseyin Kocadağ da ölmüştü. Fehriye Erdal'ı iş merkezine Hüseyin Kocadağ'ın yerleştirdiği ortaya çıkmıştı. Kaza da ölen Abdullah Çatlı'nın da son telefon görüşmesini Veli Küçük ile yaptığı anlaşılmıştı...

...............

Şimdi bu suikastın son sanığı İsmail Akkol'da yakalandı. Cezaevine konulurken 'Beni burada yaşatmazlar' diye bağırdı... Umarız devlet onu korur. Ya da yine derin devletin dediği olur...